BIY AD

18 Nisan 2011 Pazartesi

Bir Veda Havası

O son yazı bize yakışmamış. Abim, kardeşim ve küçük kardeşim olarak gördüğüm üç Galatasaraylı bunu söyledi. Onlar diyorsa doğrudur. Veda için başka bir şeyler yapmak gerekiyor sanırım, peki:

16 Kasım 2008 tarihinden beri yazılarımızın öznesi olan, onlarla gurur duyduğumuz, bizi hiç utandırmayan "Sarayın Sultanları"na teşekkür ederim öncelikle. Her zamankinden daha çok seviyorum onları.

Son yazı dolayısıyla hayal kırıklığına uğrattığımız, üzdüğümüz her kim varsa onlardan da özür dilerim.

Sarayın Sultanları Blogu'na benim kadar emeği olan Çağlar Torun ve Cem Erman başta olmak üzere, bizlere her ricamızda fazlasıyla yardımcı olan Önder Çiçekoğlu, Murat İnal, Fatih Dilber, Serdar Gürel, İsmail Şenol, Emre, Oğuz Yenihayat ve Cem Akdağ hocamıza teşekkür ederim paylaşımları için. Cem Hoca'nın blogumuza yazı yazması, hatta bize attığı ilk mail gururumuz ve iyi bir iş yaptığımızın göstergesiydi. Caner Eler'den övgü, İsmail Şenol'dan yazı alabilmek de yine bizi çok mutlu etmişti. Bir kez daha teşekkürler.

Yukarıda saydığımız isimlerin yanında isim isim saymakla bitmeyecek ve birini atlarsak çok ayıp olacak her zaman destekleri ve ilgileri ile bizleri mutlu eden kardeşlerimize, abilerimize ve ablalarımıza da teşekkürler.

Doğru bilgi aktarabilmek adına ulaştığımızda bizi hiç kırmayan Müge Erdem, Mihriban Oğuz, Ayhan Avcı, Alper Durur, Olcay Orak, Caner Yıllar'a da sonsuz teşekkürler.

Sarayın Sultanları Blogu'na da teşekkürler, beni çok güzel insanlarla tanıştırdığı için.

Son ve belki en büyük teşekkür de buraya girip yazılarımıza zaman ayıran, okuyan, söylediklerimize önem veren, paylaşan tüm takipçilerimize.

Benim vedam değil tabii ki bu, GSBasket ve diğer platformda yazmaya, çizmeye, okumaya, Sarayın Sultanları'nın olduğu her yerde desteğimi sesimle, alkışımla vermeye devam edeceğim. Yalnız gönül bu blogu, Işıl'ın elinde şampiyonluk kupasıyla fotoğrafını koyarak bitirmeyi isterdi. Olmadı, oldurmadılar.

Sarayın Sultanları Blogu hakkını, emek hırsızlarına helal etmiyor. Ankaralı, Biricik ve Keseratar'ın ve de yardımcılarının kulağına gider umarım.

Laf ağızdan bir kere çıkar, bu blog için dönüş yok artık ne yazık ki. Arşiv olarak yıllar sonra da kullanılabilmesi için bu son yazıyla, böylece kalmasında fayda olduğunu düşünüyorum. Son kez emeği geçen, yardımı dokunan, bizleri mutlu eden herkese teşekkür ederim, hayal kırıklığına uğrattıklarımızdan özür dilerim. Sarayın Sultanları ismi de çok yakışıyor bu takıma, artık bir internet sitesini hatırlatmadığına göre daha çok kullanılmasında fayda var bence :)

***SON***

2 yorum:

ZSI dedi ki...

Aras, ellerine saglik; buyuk ozveri ve gayretle bayan basketbolu icin muazzam bir site hazirladiniz ve tarafli-tarafsiz herkese "Sarayin Sultanlari" olgusunu kabul ettirdiniz, takimin kendisinden ve yoneticilerinden daha basarili oldugunuz su goturmez bu hususta. Ben, bu sitenin guncellenmemesine ve /veya kapatilmasina cok uzulecegim bireysel olarak. Bugune kadar gosterdigin emek icin minnettarim bir Fenerbahce tarahtari olsam da..

murat ozen dedi ki...

Blogu kapatmanıza gerçekten üzüldüm. Koca ülkede kadın basketbolu ile yorum, analiz ve haberleri okuyabileceğimiz benim bildiğim tek yer burasıydı..

Emeği geçen herkese bir okuyucu olarak teşekkürler..