BIY AD

30 Mart 2011 Çarşamba

Playoff'ta 2. Maçlar Sonrası


Beşiktaş:66 - Panküp Kayseri:80
Panküp, İstanbul'dan rahat bir galibiyet çıkarıp turu geçmeyi başardı. 5 oyuncusunun (İlsu, B. Turner, L. Pringle, N. Sanford, V. Johnson) çift hanelere ulaştığı bu maçta, Beşiktaş'ta Castro Marques'in de takımın geneline uyup kötü bir performans geçirdi. 1-1'den başlayan seri, Panküp'ün aldığı iki galibiyetle Kayseri ekibinin lehine 3-1 sonuçlandı.
Panküp Seriyi 3-1 Kazandı

Samsun Basket:82 - Fenerbahçe:89
Fenerbahçe, uzatmaya giden maç sonunda yarı final vizesini 3-0 ile aldı. Nevriye'nin sakatlığı, Angel'ın Ratgeber hakkındaki söyledikleri sebebiyle kadroda olmadığı maçta, uzatma periyoduna da Matovic ve Sutton-Brown'un 5'er faule ulaşmasıyla Nevlin'den başka uzunu olmadan başladı sarı-lacivertliler. Bu eksikliklere karşın Birsel'in uzatmada bulduğu 7 sayı ile, serinin uzamasını engelledi. Matovic (20 sayı), Horakova (19 sayı-5 asist), Birsel (18 sayı), Jekabsone (10 sayı) ile takımlarının zorlandığı bu maçta kritik katkılar yaptılar. Samsun'da ise Tatum Brown (25 sayı-13 ribaund), Jessica Adair (12 sayı-11 ribaund) ve Kristi Toliver'in (19 sayı) çabaları galibiyet için yeterli olmadı.
Fenerbahçe Seriyi 3-0 Kazandı

Botaş:82 - Tarsus Belediye:64
(
Seride, Botaş 2-1 önde)
Botaş 1-0 önde başladığı seride, bu galibiyet ile tekrar öne geçti. Whitnet Boddie'nin 18 sayı-8 asist ile yıldızlaştığı maçta, Adana ekibinin 4 yabancısı ve Gamze Takmaz maçı çift haneli skor katkısıyla tamamladılar. Tarsus'un kötü bir şut yüzdesiyle oynadığı bu maçta, Naile ve Hornbuckle'dan başka çift hanelere çıkabilen oyuncu olmadı. Takım halinde 20 asist yapan Botaş, ribaundlarda da kurduğu üstünlükle uzun bir aradan sonra ilk kez iyi bir maç çıkardı. Perşembe günü yine Adana'da oynanacak 3. maçı, eğer Botaş kazanırsa seri onların lehine tamamlanacak, Tarsus kazanırsa seriyi evine taşıyacak.
Sıradaki Maç: 31 Mart Perşembe Botaş'ın evinde

Yarı Final:
Galatasaray - Panküp Kayseri (Galatasaray 1-0 önde başlayacak)
Fenerbahçe - Botaş/Tarsus (Her iki ekibe karşı da Fenerbahçe'nin 1-0 üstünlüğü var)

Tarihler, Botaş-Tarsus serisinin bitmesinin ardından açıklanacak (sanırım). 

28 Mart 2011 Pazartesi

Yüksek Doz


Mersin BŞB:54 - Galatasaray:101
Bu maçı izlemeliydik, daha doğrusu izleyebilmeliydik. Normal sezondaki Ceyhan ve Botaş maçları gibi Galatasaray'ın bu derece farklı kazandığı bu maçın da deplasmana denk gelmesi kötü bir tesadüf oldu. Galatasaray'ın maçın başında 0-17'lik bir seri yakaladığı, ilk çeyreğin son 4 dakikasına 4-24 önde girdiği ve devreyi 17-56 önde kapattığı, 40 dakikada iki takımın toplam 15 faul yaptığı ve izleyemediğimiz bir maç için söylenecek pek bir şey yok. Sarayın Sultanları'nı tebrik etmekten başka tabii. İçeriden 33 dışarıdan 10 isabet, 24 asist üzerinden, Mersin'in 34 ribaundına karşılık 48 ribaund... Işıl 6, Fowles 10, Tamika 16 dakika sahada kalırken, Bahar, Hodges, Nihan ve Gülşah'ın çift haneli sayı katkıları, Michelle'nin 9 sayı-9 ribaundı ve 25 dakika oynayan Seimone Augustus'un 13 sayı-8 ribaund-6 asisti çok önemliydi. Sadece ilk çeyrekte sahne alan Sylvia Fowles'ın da 11 sayı-5 ribaund'ı 10 dakikaya sığdı, double-double yap deseler onu da yapardı herhalde o sürenin içinde.

Hiç uzatmadan, aktif dinlenme şansıyla Galatasaray yarı finalde. Kendisi gibi iki maçta seriyi bitiren Panküp ile karşılaşacak Sarayın Sultanları. Yarı final serisi de Galatasaray'ın 1-0'lık üstünlüğü ile başlayacak.

MERSİN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ (54): Tuğçe İnöntepe 2 (3 ribaund - 1 asist), Merve Aydın 8 (2 ribaund – 2 asist), Chanel Mokango 11 (6 ribaund), Çisem İncel (2 ribaund), Korel Engin 6 (3 ribaund), Constance Jinks 8 (4 ribaund – 1 ribaund), Erlana Lanay Larkins 14 (7 ribaund - 3 asist), Tuğba Talaslıoğlu 5 (3 ribaund – 1 asist)

GALATASARAY MEDICAL PARK (101): 
Tuğba Palazoğlu: (00:00, 0/0 şut)
Doneeka Hodges: (30:00, 22 sayı, 3 ribaund, 5 asist, 4 top kaybı, 3 blok, 9/13 şut)
Bahar Çağlar: (27:13, 15 sayı, 7 ribaund, 2 asist, 1 top çalma, 6/9 şut)
Işıl Alben: (06:06, 0 sayı, 2 ribaund, 2 asist, 0/2 şut)
Gülşah Gümüşay: (23:11, 11 sayı, 3 ribaund, 2 asist, 2 top çalma, 1 top kaybı, 4/7 şut)
Balım Akbulak: (15:08, 2 sayı, 1 ribaund, 1 asist, 1 top çalma, 4 top kaybı, 1/6 şut)
Nihan Anaz: (21:05, 13 sayı, 2 ribaund, 2 asist, 6/7 şut)
Tamika Catchings: (16:08, 5 sayı, 3 ribaund, 3 asist, 2 top çalma, 1 top kaybı, 2/4 şut)
Melisa Can: (26:39, 9 sayı, 9 ribaund, 1 asist, 1 top kaybı, 4/8 şut)
Seimone Augustus: (24:30, 13 sayı, 8 ribaund, 6 asist, 1 top kaybı, 6/12 şut)
Sylvia Fowles: (10:00, 11 sayı, 5 ribaund, 1 top çalma, 5/7 şut)

Playoff'ta İlk Maçlar Sonrası


Panküp Kayseri:74 - Beşiktaş:67 
(Panküp 2-1 önde)
Sene içinde her iki ekibin de birbirini deplasmanda mağlup etmesiyle 1-1 başlayan seri, Kayseri'deki ilk maçta alınan ev sahibi galibiyetiyle 2-1'e taşındı. Panküp'ün yıldızı Pringle'nin çok etkili olamadığı bu maçta Vickie Johnson etkileyici bir performansla maçın kazanılmasında önemli bir rol oynadı. Geride bıraktığımız hafta içinde, önümüzdeki WNBA sezonunda Silver Stars'ta asistan koçluk görevi yapacağı açıklan VJ'in bu maçtaki, 16 sayı-10 ribund-3 asistlik performansı onun saha içinde de hala ne kadar özel bir oyuncu olduğunun kanıtı. Normal sezonun son maçında Galatasaray'a karşı başarılı bir performans sergileyen Gizem Yavuz, bu maçta da 13 sayı ile öne çıkan isimlerden biri oldu. Tabii bir oyun kurucu olarak, maçı hiç asist yapamadan tamamlaması kötü bir istatistik olmuş. Panküp'ün 20, Beşiktaş'ın 24 dış atış denemesinde bulunması da maçın ilginç notu. 
Sıradaki Maç: 28 Mart, Pazartesi 17:30'da Beşiktaş'ın evinde

Galatasaray:68 - Mersin BŞB:54 
Sultanlar Seriyi 2-0'a Getirdi
Sıradaki Maç: 28 Mart, Pazartesi 17:30'da Mersin'in evinde



Tarsus Belediye:78 - Botaş:71 
(Seride durum 1-1)
TBF sitesindeki canlı skor'da yapılan yanlışlıktan dolayı çoğu kişi tarafından, maçı Botaş kazandı sanılıyor fakat Tarsus ilk maçı alıp, seride durumu eşitledi. Normal sezondaki iki maçı da Botaş kazandığı için, Adana ekibinin lehine 1-0 başlayan bu seride, Tarsus'un evinde hata yapma lüksü yoktu. İlk üç çeyrekte başarılı performans gösteren Tarsus, son çeyrekte de farkı çift hanelerde tutuyordu hep, fakat maç genelinde bildiğimiz etkinliğinden uzak olan Jolene Anderson'un kenarda tutulduğu son çeyrekte Botaş farkı indirdi. Dört faulle oynamasına karşın Megan Frazee'nin 19 sayı-19 ribaundluk performansıyla oyuna tutunan Botaş, son anlara girilirken farkı 5'e kadar indirdi. Her iki takımın da son dakikalarda fazlaca hata yaptığını gözlemlediğimiz bu maçta, Botaş'tan daha az hatayla oynayan Tarsus maçı önde bitirmesini bildi. Hornbuckle'nin 19 sayıyla öne çıktığı Tarsus'ta, Kübra ve Seda'nın 13'er sayı ve 3'er üçlüğü kırılma anlarında can yakıcı oldu Botaş için. Tarsus, Botaş'a göre normal sezonu daha yukarıda tamamladı ve ilk maçı kazandı ama deplasmandan maç çıkartamazsa bunların hiçbir önemi olmayacak. Adana'da oynanacak 2 maçı da bir ekip kazanırsa, bu seri o takım lehine sonuçlanacak. Benim bu eşleşmedeki favorim Tarsus ama seri biraz daha uzayacak gibi gözüküyor.
Sıradaki Maç: 29 Mart, Salı 18:00'de Botaş'ın evinde


Fenerbahçe:75 - Samsun Basketbol:66
(Fenerbahçe 2-0 önde)
Bu maça, belindeki sakatlık yüzünden normal sezonun son maçını da kaçıran Nevriye Yılmaz'dan yoksun çıkan Fenerbahçe'ye karşı, tecrübeli iki oyuncusu Gülşah Akkaya, Nazlı Güler ve sezonu kapatan genç oyuncu Cansu Aslan'ı kullanamadı Samsun bu maçta. Maçın büyük kısmında da devam eden, müthiş bir mücadele maça başlayan Samsun, iyi bir başlangıç yaptı. İlk çeyrek sonlarında ev sahibi ekip öne geçse de Kristi Toliver'ın son saniyede çok uzaklardan bulduğu 3 sayılık basket + faul isabetiyle Samsun önde kapadı ilk çeyreği. Ceyda ve Amachree'nin de devreye girdiği 2. çeyrek sonrasında, Samsun ilk yarıyı 39-45 önde kapattı. Fenerbahçe bu maça kadar Caferağa'da çıktığı 18 resmi maçta, sadece Galatasaray'a karşı bir ilk yarıyı geride kapatmıştı. İlk yarıda içeriyi zorlayarak Fenerbahçe'nin hücumdaki en etkili oyuncusu olan Angel, ikinci yarıya kenarda başladı. Takımı ise Matovic, Nevlin ve Sutton-Brown üzerinden, yani pota altından, etkili olarak 13-0'lık bir seri yakalayıp, geride başladığı çeyrekte 7 sayı öne geçti. Samsun bu çeyreğin geri kalan kısmında kendine gelse de, son çeyreğe 9 sayı geride girmekten kurtulamadı. Tammy'nin kaçırdığı serbest atışlar da dahil son çeyreğin ilk 5.5 dakikasında sayı bulamayan Fenerbahçe, farkın 4'e kadar inmesine karşı koyamadı. Bu anda ortaya çıkan Esmeral yolladığı üçlükle 7'ye çıkarttı farkı ve takımına bir hayat öpücüğü verdi. Samsun iyi mücadelesine rağmen, güçlü rakibini daha fazla zorlayamadı ve maçtan mağlubiyetle ayrıldı. Angel McCoughtry'nin ikinci yarıda oyuna hiç girmemesi bir şeylerin habercisiydi. Dün Angel'ın tweetleri ile öğrendik ki; Ratgeber ile Angel'ın arasında çok ama çok ciddi sorunlar var.
Sıradaki Maç: 29 Mart, Salı 18:00'de Samsun'un evinde

26 Mart 2011 Cumartesi

Sultanlar Seriyi 2-0'a Getirdi

Galatasaray:68 - Mersin BŞB:54
Galatasaray, kupa zaferi sonrası ilk kez İstanbul'daydı. Fena sayılmayacak bir taraftar desteğini arkasında bulan Sarayın Sultanları, bize ciddi bir maç yazısı yazdırmayacak güçle, kolayca geçtiler Mersin BŞB'yi ve seride durumu 2-0'a getirdiler. 

Yaptığı iyi savunmayla Mersin'in etkili silahlarını durduran Galatasaray, özellikle dış atışlarda yakaladığı yüksek isabetle güle oynaya geçti ilk maçı. Mersin'in çalıştırıcısı Zafer Kalaycıoğlu'nun, Sylvia'yı yavaşlatma düşüncesiyle olsa gerek, Korel Engin'i sahada normal düzenin dışında fazlaca sahada tutması da çözüm olmadı Galatasaray'ı durdurmak için. Hafta içinde takım arkadaşının burnunu kıran Larkins'in sahada olması da "zafere giden yolda her şey mubahtır" sözünü benimseyen koçu göz önüne alındığında, şaşırtıcı olmadı bizim için. Galatasaray'a karşı iyi performanslar sergilemesine alışık olduğumuz Tuğba Talaşlıoğlu'nun yanında sadece Jinks ile skor üretebilen konuk ekibe karşı, orta mesafe ve dış atışlarda rakip potaya yağmur yağdıran Işıl, Hodges, Seimone ve Bahar ile fişi çekti Galatasaray. 12 sayı-9 ribaund-1 blok ve bir de çemberin içinden çıkan smaç denemesiyle Sylvia Fowles yine göz kamaştırdı performansıyla. Tamika Catchings de; 11 sayı-6 ribaund-6 asist ile takımının ihtiyacı olan her yerdeydi. Tuğba Palazoğlu'nun süre almamasına rağmen, geniş tutulan rotasyonda Fowles haricinde 30 dakikanın üstünde oynayan oyuncu olmadı. Galatasaray'ın attığı 25 basketin, 18 asist üzerinden gelmesi de bir diğer güzel detaydı bugün için. Tamika ve Seimone'nin 11 asistlik katkısı önemli bu açıdan. Bu ikilinin ribaundlarda da Sylvia, Bahar ve Michelle'ye yardımcı olmaları da maçı kolaylaştıran etkenlerden biriydi.

Takım halinde ortaya koyulan oyun ve istatistiklerin tüm oyuncular tarafından paylaşımı 2-3 oyuncuyu ayırıp, onlar iyiydi dememizi zorlaştırıyor. Artık iyi bir "takım" olduğuna inandığımız Sarayın Sultanları'nda, üst paragrafta adını saydığımız tüm isimler görevini layıkıyla yaptılar. İlla bir maçın yıldızı seçmek zorundaysak da Seimone Augustus, sahanın en iyisiydi diyebiliriz. 


GALATASARAY MEDICAL PARK (68): Doneeka Hodges 9 (1 ribaund - 1 asist), Bahar Çağlar 8 (9 ribaund), Işıl Alben 6 (1 ribaund - 3 asist), Gülşah Gümüşay 2 (3 ribaund), Nihan Anaz 2 (1 ribaund), Tamika Catchings 11 (6 ribaund – 6 asist), Melisa Can 4 (7 ribaund – 2 asist), Seimone Augustus 14 (6 ribaund - 5 asist), Slyvia Fowles 12 (9 ribaund - 1 asist)

MERSİN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ (54): Tuğçe İnöntepe 6 (1 ribaund - 5 asist), Merve Aydın 3 (1 ribaund), Chanel Mokango 4 (7 ribaund), Korel Engin 4 (3 ribaund), Constance Jinks 17 (4 ribaund), Erlana Lanay Larkins 6 (10 ribaund - 2 asist), Tuğba Talaslıoğlu 12 (4 ribaund – 2 asist), Tuğçe Murat 2

25 Mart 2011 Cuma

Maç Günü: Galatasaray - Mersin BŞB

Ligi 8. sırada bitiren Mersin BŞB, normal sezonda çıktığı 22 maçta sadece 8 galibiyet aldı. Yalnız; 2 kez Beşiktaş'ı, birer kez de Tarsus ve Botaş'ı yenmeleriyle sürpriz işlere imza attılar. Ligin en az sayı yiyen 3. takımı olan Mersin BŞB, ligdeki 12 takım içinde en düşük skor üreten ekip. Durum böyleyken, bir maçta oluşan en düşük sayının da iki kez Mersin maçlarında iki kez tekrarlanması şaşırtıcı olmadı (13. Hafta: Galatasaray:53 - Mersin:50, 15. Hafta: Mersin:51 - Panküp:52).

Maç başına 13.8 ortalamayla Constance Jinks takımın en skorer oyuncusu, Erlana Larkins ise maç başına 12 sayı-10.4 ribaund-2.8 asist-2.1 top çalma ile takımın en efektif oyuncusu. Bir diğer dikkat çeken isim de özellikle ilk Galatasaray maçında da başarılı bir performans gösteren Chanel Mokango. Genç uzunun ortalamaları şu şekilde; 11.2 sayı-7 ribaund-1.5 blok. Takımın asist lideri Tuğçe İnöntepe ile Tuğba Talaşlıoğlu ilk beşin yerli parçaları. Deniz Çolakoğlu ve Korel Engin de takım arkadaşlarını dinlendirmekle görevliler. Hafta içinde yapılan antrenmanda, Larkins'in Deniz'e yumruk atıp, burnunu kırdığını öğrenmiştik. Hatta iki oyuncunun karakolluk olduğunu. Deniz oynayabilecek mi, Larkins oynatılacak mı bugün göreceğiz.

Üç tanesi hazırlık maçı olmak üzere, iki takımın son 9 karşılaşmasını da Galatasaray kazandı. Bu sezon ligdeki iki karşılaşma da Galatasaray'ın beklediğinden zorlu geçse de; Mersin'de 69-76, Abdi İpekçi'de 53-50 ile Sarayın Sultanları gülen taraf oldu. En büyük gücü Larkins ve Mokango olan Mersin'e karşı, Sylvia Fowles'ın yanında sahada yer alacak Bahar veya Michelle'nin oyunları önemli. Uzun forvetten beklediği katkıyı (savunma da dahil buna) alırsa Galatasaray, fazla zorlanmadan bitirmesi gereken bir maç. Yol uzun zaman kaybetmemekte fayda var;


HAYDİ SARAYIN SULTANLARI!

Galatasaray - Mersin BŞB
Playoff Çeyrek Final 1. Maç
25 Mart, Cuma 19:30
Abdi İpekçi | Yayın: GS TV

Eurocup Elitzur Ramla'nın

 İsrail'de 61-61 biten ilk maçın rövanşında Elitzur Ramla, Fransız rakibi Arras'ı 53-61 mağlup edip, deplasmanda Eurocup'ı kaldırdı. Finalin her iki tarafı da, yarı finalde ikinci maçı dışarıda oynamalarına karşın bu basamağa geldiler ve finalde de saha avantajını silen Elitzur Ramla şampiyon oldu. İsrail ekibinin yarı finalde son şampiyon Sony Athinaikos'u, Arras'ın da bu sezonun en başarılı takımı Chevakata'yı elediğini hatırlatalım.

Berabere biten ilk maçın ardından, sahasında alacağı her galibiyetle kupayı kaldıracak olan Arras, tozpembe tribünlerin önünde maça iyi başlayan taraf oldu. İlk 3.5 dakika içinde Selwyn'in ellerinden iki basket bulan konuk ekip, çeyrek sonuna kadar başka bir şekilde skor üretemedi. Arras'ta ise organizasyon genelinde de takımın en skoreri Pauline Akonga'nın etkinliği ile ilk çeyrek 13-5 önde kapatıldı. İkinci çeyrekte -geride bıraktığımız WNBA sezonunda Seattle Storm'da şampiyonluk yaşayan- Le'coe Willingham ve Tanisha Wright'a ek olarak -Beşiktaş'tan hatırladığımız, Euroleague tecrübesi de olan- Shay Doron'un olaya el koymasıyla Elitzur Ramla çok güçlü bir seri yakaladı. Bu çeyreğin ilk 7 dakikasında oluşan 5-24'lük seri ile konuk ekip, 11 sayı öne geçti. Kalan dakikalarda bu farkı kapanmayınca, soyunma odasına 22-33 Elitzur Ramla üstünlüğü ile gidildi. Akango ile ikinci yarıya iyi başlayan Arras, Laine Selwyn'in 3'lüğü sonrasında 13 sayı geriye düşse de, Bade ve Malashenko ile etkili oldu ve final çeyreğine farkı 4'e kadar indirerek, 41-45 geride girdi. Arras kadrosunda bulunan, -WNBA'de bu sezon En Çok Gelişim Gösteren Oyuncu ödülünü kazanan- oyun kurucu Leilani Mitchell'in kötü bir gününde olması ve maçın kaderine takımı aleyhine yaptıklarıyla etki etmesi işleri zorlaştırdı. Ayakta kalabilen az sayıdaki Arras oyuncusunun son çeyrekteki çabaları yetersiz kaldı Selwyn, Willingham, Wright ve Doron karşısında. Maç sonunu iyi oynayan Elitzur Ramla 53-61'lik skorla maçı ve kupayı kazanan taraf oldu. 


Arras'ın %26.2 saha içi isabetiyle oynadığı bugünde, taraftar desteğine karşın kazanması mucize olurdu. Son yıllarda Eurocup'ta izlemeye alıştığımız Elitzur Ramla, en sonunda kupayı kazandı ve ülkesinin son yıllardaki başarısına imza attı. Tebriklerimizi yolluyoruz, artık alacakları karara göre Euroleague'de izleyebiliriz onları önümüzdeki sene. 

23 Mart 2011 Çarşamba

WNBA'in En İyi 20 Oyuncusu

Blogda 3. ve son kez ağırlıyoruz bu sıralamayı. En iyi 20 oyuncunun sıralaması, 1 numarada, beklenildiği gibi, Diana Taurasi olduğunun açıklanmasıyla sonuçlandı. Slam Dergisi'nin bu sıralaması hakkında daha önce bilgiler vermiştik, yeniden açıklamaya gerek yok diye düşünüyorum.

Slam'a göre, WNBA'in En İyi 20 Oyuncusu:
20: Katie Douglas (Fever)
19: Crystal Langhorne (Mystics)
18: Lindsay Whalen (Lynx)
17: Tina Thompson (Sparks)
16: Seimone Augustus (Lynx)
15: Sophia Young (Stars)
14: Candice Dupree (Mercury)
13: Tina Charles (Sun)
12: Swin Cash (Storm)
11: Becky Hammon (Stars)
10: Alana Beard (Mystics)
09: Penny Taylor (Mercury)
08: Sylvia Fowles (Sky)
07: Angel McCoughtry (Dream)
06: Sue Bird (Storm)
05: Candace Parker (Sparks)
04: Cappie Pondexter (Liberty)
03: Lauren Jackson (Storm)
02: Tamika Catchings (Fever)
01: Diana Taurasi (Mercury)

Çeyrek Final Takvimi


Galatasaray
(1) - Mersin BŞB (0)

25 Mart, 19:30 Cuma
28 Mart, 17:30 Pazartesi
*30 Mart, Çarşamba
*2 Nisan, Cumartesi


Fenerbahçe (1) - Samsun Basketbol (0)
26 Mart, 17:00 Cumartesi
29 Mart, 18:00 Salı
*31 Mart, Perşembe

*3 Nisan, Pazar

Tarsus Belediye (0) - Botaş (1)
26 Mart, 15:00 Cumartesi
29 Mart, 18:00 Salı
*31 Mart, Perşembe

*3 Nisan, Pazar


Panküp Kayseri (1) - Beşiktaş (1)
25 Mart, 17:30 Cuma
28 Mart, 17:30 Pazartesi
*31 Mart, Perşembe

*Maçlar gerektiği takdirde oynanacak ve saatleri daha sonra açıklanacak.

21 Mart 2011 Pazartesi

Galatasaray'a Yakıştılar

Aşağıda bağlantılarını vereceğim yazılar çok okundu, çok beğenildi. Üst düzey bir basketbol bilgim olduğunu iddia edemem, aynı şekilde güzel yazdığımı da. Bu yazıları beğendiren, özneleriydi. Fakat sene içinde Euroleague'deki kötü gidişat, ligdeki keyifsiz oyun tepkileri de ardından getirdi. Evet, gerçekten potansiyelinin altında oynayan Galatasaray, keyif vermiyordu ama internet ortamından yağan eleştirileri hak edecek kadar da kötü değildi.

Eleştirilmeyi hak eden bu takım için, haddini aşan laflardı insanı çileden çıkaran.


Tamika, "kaprisleri" yüzünden geç gelirken, mücadele etmeyecek ve kendini WNBA saklayacaktı. Dolayısıyla faydası da olmayacaktı.

Seimone, bir vefa "kazığı" olarak içimize oturmuş, takıma fayda vermiyordu.

Işıl, bitmiş, üçlü çektirmekten başka faydası kalmamış, takıma zarar veriyordu.

Mersin'in hocası Ceyhun Yıldızoğlu kimdi ki, Galatasaray'ın başına gelmişti? Takımı yönetemiyordu.


İlginin inanılmaz düşük olduğu, fakat derbi kaybedince hesap sormak için sıraya girilen bir branşta, aslında bunları fazla takmamak gerekiyordu ama kendilerine bu kadar haksızlık edilen insanlara destek olmak gerekiyordu. Galatasaray'a imza attığı gün, biz Ceyhun Yıldızoğlu'na "Yakışan" demiştik. Onu; şunu yaptı, bunu kazandı diye tanıtma ihtiyacı duymamıştık. Ceyhun Yıldızoğlu, son 24 yılda İstanbul dışına şampiyonluk kupasını çıkan tek takım Botaş'ın koçuydu ve bunu iki kere yapmışlardı. Son 11 yılda, saha dezavantajıyla (hem yarı final hem de finalde) girdikleri playofflarda şampiyon olan tek takımın çalıştırıcısıydı. Galatasaray ve Fenerbahçe'nin dışında Türkiye Kupası alan tek takım olan Botaş'ta bu başarıyı 2 kere yapmıştı hoca. Onun Mersin ve Botaş'ı, 3 büyükler haricinde Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı kazanan, 4. ve 5. ekiplerdi. Botaş'a 2001'de Ronchetti Cup (şimdiki Eurocup) finali oynamıştı Ceyhun Hoca ve son iki normal sezonu da Galatasaray'ın önünde tamamlamıştı onun yönetimindeki Mersin BŞB. Hali hazırda Milli Takım'ın da çalıştırıcıydı Ceyhun Hoca.

Bunları bilmediği için insanlar, fazla acımasızdı. Zaten bünyelerde bulunmayan sabrın, suni hali de Euroleague'de alınan Fenerbahçe mağlubiyetleri ile sona ermişti. Bu kariyere, hiç yoksa 1 sene verilmesi gereken kredi, Ceyhun Yıldızoğlu ve öğrencilerinin emekleriyle geri kazanıldı. Neler yaptı peki bu takım;

  • Kendileri Tamika'sız, Fenerbahçe Diana ve Penny'liyken Caferağa'da aslan gibi oynadılar. Currie'nin sakatlandığı ana kadar skoru önde götürdüler. Fark yerler denilen maçı şanssız bir biçimde kaybettiler.
  • Ligde Tamika'sız oynadıkları 19 maçta 17 galibiyet aldılar.
  • 10 sezon sonra bir normal sezon maçında Fenerbahçe'yi yendiler. Hem de gereken sayı farkını oluşturarak.
  • Uzun yıllar sonra Fenerbahçe'yi üst üste iki resmi maçta yendiler.
  • Türkiye Kupası'nı kazandılar.
  • TKBL'de normal sezonu; iç sahada %100, genelde %90.9 galibiyet yüzdesiyle bitirdiler. Eksik parça (Tamika) takıma eklendikten sonra çıktıkları 6 resmi maçın tümünü kazandılar. Kaldı ki bu maçlar; Fenerbahçe(2), Panküp deplasmanı, Tarsus, Botaş ve Ceyhan gibi ligin üst düzey takımlarına karşıydı.
  • 11 yıl sonra normal sezon lideri oldular.
Yeter mi, yetmez. Euroleague'de gerçekten kötülerdi ama artık yapacak bir şey yok. O kulvar tüm Türk takımları için artık kapandı. Önümüzde 3 seri sonunda gelecek bir şampiyonluk mücadelesi var. En avantajlı takım Galatasaray. Geride bıraktığımız kazanılmış bir kupa var. Şu ana kadar yaptıkları için tebrik ve teşekkür ederiz. Fakat henüz bitmedi, asıl önemli olan lig şampiyonluğu. Her maçta üstlerine koyarak daha da iyi bir performansla gelecek, şampiyonluğu istiyoruz.

Sene başından beri bunları yazdık;
Yakışan
Sylvia Fowles & Seimone Augustus
İki Takım, Bir Yol
Sarayın Sultanları v2.1
Işıl'ı Anlamak, Işıl'ı Anlatmak
Ustalara Saygı Kuşağı #3 (Tamika Catchings)

Umutluyduk. Hayal satmadık, inandıklarımızı yazdık. Sağ olsunlar güvenimizi boşa çıkartmadılar, bizi utandırmadılar. Allah da onları utandırmasın şampiyonluk yolunda.

Dediğim gibi ne basketbol ne de yazı yazmak konusunda çok iddialı değilim ama Galatasaray'ı tanımak konusunda mütevazi olamayacağım. Basketbol takımlarımızda tutku vardı, ışıl ışıldı. Bunu hissetmiştik, şimdi tüm sarı-kırmızı kalplere yayılıyor bu heyecan. Bahar geldi, yaz da gelecek yakında. 

Normal Sezonun Ardından


İstanbul Üniversitesi:82 - Mersin BŞB:74
Samsun Basketbol:71 - Burhaniye Belediye:76
Ceyhan Belediye:92 - Alanya Belediye:58
Panküp Kayseri:68 - Galatasaray:77
Fenerbahçe:104 - Botaş:80
Tarsus Belediye:61 - Beşiktaş:66

Normal sezonun son haftasında alınan sonuçların ardından sadece Beşiktaş ile Botaş sıralamada yer değiştirdi ve nihai puan durumu şu şekilde oluştu:

1. Galatasaray 20-2
2. Fenerbahçe 20-2
3. Tarsus 15-7
4. Panküp 15-7
5. Beşiktaş 12-10
6. Botaş 12-10
7. Samsun 9-13
8. Mersin 8-14
9. Ceyhan 7-15
10. İstanbul Üni. 7-15
11. Burhaniye 5-17
12. Alanya 2-20

Playoff eşleşmeleri ise şu şekilde:

Çeyrek Final:
A: Galatasaray(1) - Mersin(0)
B: Fenerbahçe(1) - Samsun(0)
C: Tarsus(0) - Botaş(1)
D: Panküp(1) - Beşiktaş(1)

Yarı Final:
E: A eşleşmesinin galibi - D eşleşmesinin galibi
F: B eşleşmesinin galibi - C eşleşmesinin galibi

Final:
E eşleşmesinin galibi - F eşleşmesinin galibi

Tekrar bir hatırlatma yaparsak, Burhaniye ve Alanya alt lige düştüler. Playoff'a katılamayan Ceyhan ve İstanbul Üniversitesi sezonu tamamladılar. 

Teşekkürler Vakıfbank GSTT

Sporu seven bir milletiz ama birbirimizi yemekten başka bir şey için kullanmıyoruz bu potansiyelimizi. Sanki her yıl ülkemize bir Avrupa kupası geliyormuş gibi, kupayı bırakın derece alıyormuşuz gibi kendi takımımızın, yerel rakiplerinden başarılı olmasını yeter sayıyoruz. Bizler bu ahmak döngü içinde döner giderken Vakıfbank, ülkemize büyük bir onur kazandırdı.

Kendi ülkelerinde bile deplasmanı gördüler ama hiç yenilmediler, taraftarlarının olmaması onları üvey evlat konumuna getirdi ama hiç vazgeçmediler. Adı Fenerbahçe, Galatasaray veya Beşiktaş değil diye arka plana atılan bu Türk takımı, Şampiyonlar Ligi Kupası'nı Türkiye'ye kazandırdı. Helal olsun bu kızlara, artık onların 70 milyon taraftarı var. Onlar ülkemizin gururu oldular. Futbol, tekerlekli sandalye basketbolu ve kadın basketbolunda Avrupa kupaları görmüş bir takımın taraftarı olarak, Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom'un gururunu ve şu anda içinde bulundukları mutluluk denizini tahmin edebiliyorum. Şu mutlu günlerinde sevinçlerini paylaşmak istiyorum.

Teşekkürler Gözde, Özge, Gizem, Bahar, Poljak, Glinka, Nikolic. Teşekkürler Vakıfbank'ın Avrupa şampiyonu tüm oyuncularına. Teşekkürler Guidetti'ye. Teşekkürler Ömer Faruk Ergin Bey'e. Ülkemize bir parça gurur verdiniz teşekkürler. İnşallah Galatasaray'ın da bir gün sizler gibi yürekli, inançlı ve iyi bir voleybol takımı olur ve bu büyük başarınızı tekrarlar.

Eğer bu yazıyı maçtan önce yazsaydık, geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz genç voleybolcu, Ayşe kardeşimiz için de oynayın diyecektik. Ablaları sağ olsun onu da onurlandırdılar. Türkiye "takımıyla" gurur duyuyor. Final-Four'un Türkiye'de olmasını sağlayan Fenerbahçe Acıbadem yöneticileri de dahil, bu başarıda payı olan herkese bir kez daha teşekkürler, tebrikler. 

20 Mart 2011 Pazar

Normal Sezonun Sultanı

Galatasaray, liderlik unvanı ile gittiği ligin en zorlu deplasmanlarından Kayseri'den, mutlu dönüyor. Normal sezonun son haftasında alınan bu galibiyetin ardından Galatasaray, playofflarda çıkacağı tüm eşleşmelerde saha avantajını almış bulunuyor. Ayrıca, zaten kurallar gereği 0-0 başlayacak final serisi öncesinde, eşleşeceği tüm takımlara karşı 1-0 önde başlayacak çeyrek ve yarı final serilerine.


Galatasaray maça Işıl-Seimone-Tamika-Bahar-Sylvia beşi ile başlarken, Panküp'te biri devşirme 4 Amerikalı'sının yanına eklenen yerli oyuncu Gizem değil, Pınar Demirok oldu başlayan beşte. Kısır başlayan ve savunmaların etkinliğinin dikkat çektiği ilk çeyrekte Doneeka Hodges'ın devreye girmesiyle öne fırlayan Galatasaray, ilk çeyreği 13-17 önde kapattı. İkinci çeyrekle beraber farkı çift hanelere çıkaran Sarayın Sultanları, hücum anlamında Tamika ve Seimone'dan, diğer her anlamda da Sylvia'dan üst düzey bir katkı aldılar. Sylvia Fowles, vasat bir hücum performansıyla oynasa da dikkatli gözlerden kaçmayacak bir savunma ve ribaund katkısı verdi. Özellikle isabetsiz şutlar atan takım arkadaşlarına, hücum ribaundları ile "bir daha atın" şansı tanıması maçın kazanılmasında büyük önem taşıyor. İkinci çeyrekte yakaladığı farkı, maçın son 2 dakikasına kadar koruyan ekibimiz, son 2 dakikasına 12 sayı önde girdiği maçta, 45 saniyede 9-0'lık bir seri yedi. Maç boyunca pek ortalarda görünmeyen Barbara Turner'ın sürüklediği bu anların ardından, kendilerine yapılan taktik faulleri sorunsuz atlatan Tamika, Işıl ve Seimone 68-77'lik galibiyeti getirdiler. Hep alıştığımız Sanford-Pringle -her ikisi de double-double yaptılar- etkinliğine ek olarak Gizem Yavuz'un başarılı hücum performansı ve Barbara Turner'ın son 2 dakika içindeki 8 sayısı Galatasaray'ı bu deplasmanda zorlayan faktörler oldu. Galatasaray'ın bu maçta ciddi bir yerli katkı alamaması da bir diğer sıkıntıydı. Yalnız Gülşah için ayrı bir parantez açalım, 2 üçlük isabeti buldu 6 denemesinde. Çok iyi denilebilecek bir rakam değil ama üst üste kaçırdıktan sonra da vazgeçmemesi ve maçın en kritik anlarından birinde soktuğu üçlükle takımını rahatlatması güzeldi. Kendisine güvenmesi, kendisinden beklenen de bu.


Yerli katkısı minimumda kalmışken, Tamika, Seimone ve Doneeka'nın hücumda iyi işler yapması ve en başarılısının Sylvia olduğunu düşündüğüm -özellikle ilk yarıdaki- savunma performansıyla Sarayın Sultanları, Fenerbahçe'nin sezona 1-0 mağlup başladığı bu zorlu deplasmanda normal sezonu bitirip, liderliğini ilan etti. Bu maç için hepsine teşekkürler, yakın bir zamanda normal sezon değerlendirmesi tadında bir yazıyla 22 haftalık emek için ayrıca kulaklarını çınlatacağız Sarayın Sultanları'nın.

PANKÜP KAYSERİ ŞEKER (68): Pınar Demirok 2 (4 ribaund – 1 asist), İlsu Darıcıoğlu 4, Gizem Yavuz 11 (1 asist – 2 ribaund), Bahar Öztürk 11 (1 ribaund - 2 asist), Latoya Pringle 17 (10 ribaund – 2 asist), Aynur Metin 2 (2 ribaund – 1 asist), Nakia Sanford 11 (11 ribaund –1 asist), Vickie Johnson 10 (5 ribaund – 1 asist)

GALATASARAY MEDICAL PARK (77):
Tuğba Palazoğlu: (07:47, 0 sayı, 1 top çalma, 0/1 şut)
Doneeka Hodges: (14:07, 11 sayı, 1 ribaund, 1 asist, 1 top kaybı, 3/6 şut)
Gözde Yürük: (00:00, 0/0 şut)
Bahar Çağlar: (16:58, 2 sayı, 2 asist, 1/5 şut)
Işıl Alben: (23:27, 2 sayı, 2 ribaund, 1 asist, 0/4 şut)
Gülşah Gümüşay: (12:35, 6 sayı, 2/7 şut)
Nihan Anaz: (07:27, 4 sayı, 1 ribaund, 1 asist, 1 top çalma, 1/2 şut)
Tamika Catchings: (31:25, 22 sayı, 7 ribaund, 4 asist, 1 top çalma, 2 top kaybı, 7/15)
Melisa Can: (24:34, 4 sayı, 8 ribaund, 2 asist, 2 top çalma, 1 top kaybı, 2/6 şut)
Seimone Augustus: (26:20, 18 sayı, 6 ribaund, 1 asist, 2 top çalma, 1 top kaybı, 7/13)
Sylvia Fowles: (35:20, 8 sayı, 14 ribaund, 2 top çalma, 3 top kaybı, 3/7 şut)

19 Mart 2011 Cumartesi

Sultanlar Kazanırsa %90.9 Şampiyon

Bu başlığı ben değil, istatistikler söylüyor. Ligin son haftasında Kayseri deplasmanında ligin güçlü takımlarından Panküp'ün konuğu olacak Sarayın Sultanları, kazanmaları halinde normal sezonu lider tamamlayacak. Son olarak 1999/2000 sezonunda bu başarıyı gösteren Galatasaray, son şampiyonluğunu da bu sezonda yaşamıştı.


O tarihten bugüne, oynanan 11 sezonun 10'unda normal sezonun lideri, playofflar sonunda şampiyon oldu. 8 kez normal sezonu lider tamamlayan Fenerbahçe, 7 şampiyonluk kupası kazanırken; normal sezonları 1'er kez önde kapatan Botaş(2), Beşiktaş ve Galatasaray diğer şampiyonlar.

O sezonları hatırlamak gerekirse;

99/00: Normal Sezon Lideri: Galatasaray | Final: Galatasaray:3 - Fenerbahçe:0
00/01Normal Sezon Lideri: Botaş | Final: Botaş:3 - Fenerbahçe:1
01/02Normal Sezon Lideri: Fenerbahçe | Final: Fenerbahçe:3 - Botaş:1
02/03Normal Sezon Lideri: Fenerbahçe | Final: Botaş:3 - Erdemir:2
03/04Normal Sezon Lideri: Fenerbahçe | Final: Fenerbahçe:3 - Erdemir:0
04/05Normal Sezon Lideri: Beşiktaş | Final: Beşiktaş:3 - Fenerbahçe:2
05/06Normal Sezon Lideri: Fenerbahçe | Final: Fenerbahçe:4 - Beşiktaş:1
06/07Normal Sezon Lideri: Fenerbahçe | Final: Fenerbahçe:4 - Beşiktaş:3
07/08Normal Sezon Lideri: Fenerbahçe | Final: Fenerbahçe:3 - Galatasaray:2
08/09Normal Sezon Lideri: Fenerbahçe | Final: Fenerbahçe:3 - Mersin BŞB:0
09/10Normal Sezon Lideri: Fenerbahçe | Final: Fenerbahçe:3 - Galatasaray:0

+: İstisnayı oluşturan 2003 şampiyonu Botaş'ın koçu Ceyhun Yıldızoğlu, şu anda Galatasaray'ın başında bulunuyor. Yabancıları geç gelen Adana ekibi, kötü bir normal sezonun ardından, çeyrek finalde Çankaya Üniversitesi, yarı finalde Fenerbahçe ve finalde de Erdemir'i eleyerek şampiyonluğa uzandı.

-: Normal sezon liderlerinin %90'ı aşan başarı oranı olabilir ama her şey bu kadar kolay değil tabii ki. Yukarıda saydığımız seriden önce -1999 yılında- Fenerbahçe, final serisindeki saha dezavantajına rağmen Galatasaray'ı 3-2 geçip lig şampiyonu olmuştu. Önemli olan konsantrasyon, kuşkusuz.

18 Mart 2011 Cuma

Normal Sezonun Son Haftası

Bu hafta oynanacak 6 karşılaşma ile TKBL'de normal sezon tamamlanacak. Son haftaya taşınan tek ciddi heyecan, normal sezon liderliği için olacak. Galatasaray ile Fenerbahçe, Tarsus ile Panküp, Botaş ile Beşiktaş, Ceyhan ile İstanbul Üni. sıra değiştirme ihtimali olan takımlar son haftaya girerken ama az önce de dediğim gibi liderlik mücadelesi hariç gerçekleşmesi muhtemel diğer değişiklikler çok da fark yaratacak hamleler değil. Bu haftanın ardından; Burhaniye ve Alanya lige veda edecekken, Ceyhan ve İstanbul Üniversitesi sezonu tamamlayıp, önümüzdeki yılı beklemeye başlayacaklar. Kalan 8 takım ise, playofflarda mücadelelerini sürdürecekler.

22. haftanın programı şu şekilde;


18 Mart Cuma
14:00
İstanbul Üniversitesi - Mersin BŞB
19 Mart Cumartesi
16:00 Samsun Basketbol - Burhaniye Belediye
20 Mart Pazar
14:00 Ceyhan Belediye - Alanya Belediye
15:30 Panküp Kayseri - Galatasaray GS TV
15:30 Fenerbahçe - Botaş FB TV

15:30 Tarsus Belediye - Beşiktaş

16 Mart 2011 Çarşamba

Kupa Raporu

Galatasaray'ın şampiyonluğu ile biten 19. Türkiye Kupası'na dair pek bir şey yazamadık. Ufak bir özetle hem maçları hatırlayalım hem de salondan gördüklerimizi dilimiz döndüğünce aktarmaya çalışalım. Biraz rötarlı da olsa, buyrun Kupa Raporu:

Çeyrek Finaller:

Beşiktaş:89 - Samsun Basketbol:81
Maçın hemen başındaki skorbord arızası nedeniyle, bir aksaklıkla başladı kupa. Maç tekrar başladığında, iyi bir gününde olan Izi takımını öne geçirdi. Fakat maçın geri kalanında Beşiktaş kaçamadı, Samsun yakalayamadı. 1. ve 3. çeyrekleri iyi oynayan Beşiktaş, kimi zaman farkın kapanmasına izin verse de sadece 3 oyuncusundan katkı olan Samsun'u kupanın dışında bıraktı. Samsun adına Brown-Adair-Toliver üçlüsü; 65 sayı-20 ribaund-9 asist-6 top çalma-3 blok ile oynayıp, takımlarını sırtlamaya çalıştılar ama 34 sayı atan Izi Castro Marques başta olmak üzere, Sales, Santos ve Nilay'dan iyi katkı alan Beşiktaş, ilerisi için çok umut vermese de yarı finale yükseldi. 10 dakika sahada kalıp, sadece 1 şut kullanabilen Şencebe'nin, Beşiktaş'ın Izi ve Sales'li kadrosunda başarılı olmasının zor olduğunu gördük.

Maçın Oyuncusu: Iziane Castro Marques

Mersin BŞB:78 - Tarsus Belediye:86
İlk günün ikinci maçı, kupanın uzayan tek maçı oldu. Doğal olarak heyecanlı ve keyifli bir maçı da bizlere izlettirdi. Pierson'ın yokluğunda, büyük bir handikapla maça başlayan Tarsus, dönem dönem farkı açsa da Mersin'in sabırlı oyunu onları hep oyunda tuttu. Mokango ve Larkins ile pota altında çok net bir üstünlüğü olan Mersin, bunu sonuna kadar kullanıp iki oyuncu üzerinden 43 sayı buldu. Aynı iki oyuncu 28 ribaund çekerken, Tarsus'un takım halinde 38 ribaund alabildiğini ve takım halinde 53-38 ile Mersin'in ezici üstünlüğü olduğunu gördük. Mokango'nun 5 blokluk performansı da ayrıca hırpalıyordu Tarsus'u içeri girme çabalarında. Bu iki ismin yanına Constance Jinks'in de 23 sayılık önemli bir katkısı ve maça renk katan güzel hareketleri vardı ama Tarsus iyi olduğu kadar, inatçı da bir takımdı. Gördüler ki içeriden Mersin'i geçemiyorlar, Kübra ve Seda ile dışarıdan vurdular rakiplerini. İki yerli oyuncunun 8/13 üçlük ile oynadığı bu maçta, Naile ve Özge de birer üçlükle takımlarını ateşlediler. Özellikle Kübra'nın çok öne çıkan performansıyla Tarsus, Pierson'sız maçını keskin şutörleriyle kazanıp, Beşiktaş'a rakip oldu.

Maçın Oyuncusu: Kübra Siyahdemir


Fenerbahçe:61 - Panküp Kayseri:51
Toplamda sadece 36 basketin olduğu, elektrik kesintisi yüzünden iki kere duran, çok düşük şut yüzdesiyle oynan ve bu kadar şey üst üste gelince can sıkan bir maç oldu. Fenerbahçe sadece Nevriye ve Birsel'i 35 dakika sahada tutup, diğer oyuncularını dinlendirme fırsatı bulurken, Panküp'te Sanford 30, Vickie Johnson, Pringle, Barbara Turner 34 dakika'dan fazla oynayıp, maçın son bölümüne yorgun girdiler. Mersin benzeri, Pringle ve Sanford ile pota altında bir güç oluşturan Panküp, Fenerbahçe önderliğinde giden maçta son çeyrekte farkı tek baskete kadar düşürse de VJ'in 1/10 saha içi, Barbara'nın 0/7 üçlük performansı ile öne geçmedi bir türlü. Yerlilerinden de katkı alamayan Panküp, Sanford ve Pringle ile zaman zaman yüksek posttan denediği hücumları Vulic'e aktarabilse daha başarılı olabilirdi gibi hissettirdi. Fenerbahçe kazandı ama istediklerini tam manasıyla sahaya koyduklarını söyleyemeyiz. O yüzden özellikle Ratgeber ve takımının dönem dönem gerildiğine şahit olduk. Son anlara nefes nefese girse de, Fenerbahçe yarı finalde Galatasaray'ı beklemeye başladı bu maçın ardından.

Maçın Oyuncusu: Birsel Vardarlı


Botaş:57 - Galatasaray:84
Daha çeyrek finalde kupanın en farklı takımı olduğunu Botaş karşısında gösterdi Galatasaray. Sarayın Sultanları'nda Tamika, Seimone ve %100 ile 16 sayı atan Işıl'ın etkili hücum performansları ve takım savunması Botaş'a birkaç gömlek fazla geldi. 11 sayı-7 ribaund-1 blok ile oynayan Sylvia, bu maçta dinleniyormuş, sonra anlayacaktık. Botaş zaten kötü başladığı maçta, Boddie'nin sakatlığı ile iyice sarsıldı ve kaderine razı oldu. Galatasaray'da Michelle Campbell hariç hiçbir oyuncu 25 dakikadan fazla oynamazken, herkesin bir şekilde takıma katkı vermesi sevindiriciydi. Normal sezondaki Fenerbahçe maçında dikkat çeken, Bahar'ın pasları üzerinden gelen sayılar bu maçta da mevcuttu. Maçı 4 asistle bitiren Bahar Çağlar sayı atamasa da, takımın bu istatistikteki lideri oldu. Maçın başında Işıl'ın üçlükleri, maçın son bölümlerinde Gülşah'ı  da cesaretlendirdi ve genç oyuncu 4/5 üçlükle, takımına dışarıdan büyük katkı sağladı.

Maçın Oyuncusu: Işıl Alben


Yarı Finaller:
Beşiktaş:63 - Tarsus Belediye:68
En az gözlemim olan maç buydu. Hem maçın başını kaçırmamız hem de maç içinde de aklımızın derbide olması nedeniyle çok şey kaçırdık. Fakat Pierson'ın dönüşünün getirileri ve Kübra'nın yine iyi oyununu göremeyecek kadar da kararmamıştı gözümüz. İstatistik kağıdında Ely'nin de üst düzey bir katkı sağladığını görüyoruz. İlk yarıda Tarsus lehine, çift hanelere çıkan fark Beşiktaş'ın gayreti ile erise de Beşiktaş öne geçme fırsatı bulamadı. Maçın sonraki gidişatı da çok farklı değildi, Beşiktaş'ın her geri dönüş çabası, Tarsus'un cevaplamaları ile sonuçsuz kaldı ve Mersin temsilcisi finalin ilk biletini kaptı.

Maçın Oyuncusu: Plenette Pierson


Fenerbahçe:60 - Galatasaray:63
Derbinin favorisi Galatasaray, Bahar ve Fowles'ın sayıları ile daha maça iyi başlayan taraftı ama ilk çeyrek ortasından, ikinci çeyrek ortasına kadar yaklaşık 10 dakikalık bir dönemde Fenerbahçe oyunun hakimiyetini eline aldı ve farkı 9'a kadar çıkardı. Big Three'nin "biz buradayız" mesajı ile farkı, ilk yarı bitmeden farkı eriten ve öne geçen Galatasaray, soyunma odasına moralli gitti. Daha ilk yarıda double-double yapan Sylvia Fowles kasırgası, bu derbilerde yıllarca pota altında canı yanan Galatasaray'ın intikamı gibiydi. Fenerbahçe'deki en iyi performanslarından birini sergileyen Angel ve Nevriye'nin etkinliği ile oyuna tutunan sarı-lacivertliler; Birsel'in de devreye girmesiyle 3. çeyrek sonunda skoru tekrar eşitledi. Fakat son çeyreğe Bahar ve Seimone ile çok iyi giren Galatasaray, Sylvia ve Tamika'nın insan üstü ribaund performansıyla farkı 8'e kadar yükseltti. Jekabsone'nin peş peşe sayılarıyla son topa 3 sayı geride giren Fenerbahçe, önce Angel sonra da Birsel'in başarısız denemeleri sonrasında sonucu değiştiremedi ve yarı finalde kupaya veda etti. 


Ligde alınan Fenerbahçe galibiyetinin ardından Galatasaray için; Tamika ve Tuğba'nın ekstra şutlar soktuğundan, bunun her zaman gelemeyeceğinden ama Seimone ve Bahar'ın bu katkıyı düzenli olarak verebilecek oyuncular olduğundan bahsetmiştik. Son çeyrekte çok etkili olan bu ikili beklentileri karşıladı ve galibiyette büyük pay sahibi oldu. 3 Amerikalısından 45 sayılık katkı alan Galatasaray, 3 sayı çizgisinin gerisinden kötü şut attığı ve rakibinden 1.5 kat daha fazla top kaybı yaptığı günde, mücadele ve istek farkıyla maçı kazanmasını bildi. Daha açıkça ifade etmek gerekirse, daha rahat kazanması gereken maçı, gereksiz yere son topa bıraktı.  Fakat yine de hak ettiği galibiyeti almasını bildi ve üst üste 3. kez finale yükseldi.

Maçın Oyuncusu: Sylvia Fowles


Final:
Tarsus Belediye:53 - Galatasaray:68
Karşılıklı basketlerle başlayan maçta, etkili silahlarını doğru yerlerde bulunca Galatasaray, ilk çeyreği 23-16 önde kapattı. Yine çok dominant bir maç çıkaran Sylvia'nın faul problemine girdiği dakikalarda hücumda sıkıntılar yaşayan Galatasaray, Tarsus'un son ciddi direnişi ile soyunma odasına sadece 3 sayı önde gidebildi. Bahar ve Fowles'ın iyi oyunlarının sürdüğü 3. çeyrekte farkı çift hanelere taşıyan Galatasaray, son çeyreğe de çift haneli farkla önde girdi. Son çeyrekte de çok zorlanmayan Galatasaray finişi kolay gördü ve kupaya uzandı. İlk gün asistleri, ikinci gün yüzdeli şutlarıyla dikkat çeken Bahar Çağlar, finalde de ribaund katkısı ile takımına yardımcı oldu. Sylvia Fowles da harika performanslarına bir yenisini ekledi ve maçı 26 sayı-11 ribaund-2 blok ile tamamladı. İkisi toplam sahada 7 dakikadan az kalan ve toplam 2 şut kullanan Gülşah ve Nihan haricinde rotasyondaki her oyuncusundan en az ikişer basket bulan Galatasaray, bir önceki maçtaki gibi ribaundlarda kurduğu üstünlükle maçı ve kupayı kazanmasını bildi. Sarayın Sultanları'nın savunması, önceki iki maçında çok etkili olan Kübra ve Ely başta olmak üzere, Tarsus takımını çok zorladı.

Maçın Oyuncusu: Sylvia Fowles


Kupadan Notlar:
  • Galatasaray üst üste 2., toplamda 8. kez Türkiye Kupası'nı kazandı. Böylece kupayı üst üste kazanma geleneği de sürmüş oldu.

  • Tarsus tarihinde ilk kez final oynadı.

  • Fenerbahçe 8 sezon sonra ilk kez final göremeden kupadan elendi.

  • Çok manalı ve mantıklı bir şekilde, iş gününde ve iş saatinde final oynandı!

  • Salonda aynı anda Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe taraftarının olduğu, Beşiktaş-Tarsus oynarken bu üç takımın taraftarının birbirine küfür etmekle meşgul olduğu ilginç bir maça şahit olduk.

  • Açılış maçında arızalanan skorbord ve Fenerbahçe-Panküp maçında iki kez giden elektrikler hariç, göze batan başka bir aksaklık olmadı organizasyonda.

  • Federasyon tarafından hazırlanan kupaya özel dergi, dolu dolu ve çok güzeldi. Bir benzeri All-Star'da da karşımıza çıkmıştı, Federasyon'un resmi sitesi de aynı düzenle hazırlansa çok daha iyi şartlar altında bilgi alabiliriz.

  • Basında Tarsus'un finale çıkması sürpriz olarak değerlendirildi ama ligde Beşiktaş'ı iki kez yenmiş, evinde Galatasaray'ı yenmiş, son 8 maçında oynadığı herkesi yenmiş ve lig 3.'sü Tarsus'un final oynamasının neresinde sürpriz vardı, biz anlayamadık. 

  • Kupanın en değerli oyuncusu Sylvia Fowles oldu.

15 Mart 2011 Salı

Tamika WNBA'in En İyi 2. Oyuncusu

İlk 5'in sıralaması başlamadan önce, bu listeden yine bahsetmiştik blogda. Durum itibariyle bir kez daha yer ayırmamız gerekiyor Slam'ın bu sıralamasına. Amerika'da kadın basketboluyla ilgili yazılarıyla tanıdığımız, wnba.com, Espn ve Slam Dergisi'nde görev alan gazeteci Ben York editörlüğünde, WNBA'in (-yakın bir anlamla- dünyanın) en iyi 20 oyuncusu sıralanıyor, 20 haftalık bir yazı dizisi formatında. Şu anda ligimizde oynayan Seimone Augustus, Sylvia Fowles ve Angel McCoughtry'nin yanı sıra yakın dönemde aynı parkelerde ter döken Sophia Young, Katie Douglas, Penny Taylor ve Cappie Pondexter da bu listede yerlerini aldılar.

Sondan başa doğru giden sıralamaya göre, her salı yeni bir oyuncu açıklanıyordu. 19. haftanın sonunda, yani sıralamanın 2. sırasında Tamika Catchings ismi karşımıza çıktı. Indiana Fever, Amerika Milli Takımı ve Galatasaray'ın yıldızı Catchings, Slam Dergisi'nin sıralamasına göre aktif kadın sporcular içinde en iyi 2 isimden biri. Benim gözümde çok farklı bir yeri olduğundan bahsetmiştim ama tarafsız bir gözün, onu şampiyonluklar ve final MVP'likleri yaşamış oyuncuların bile önüne yazabilmesi Tamika'nın ne kadar önemli bir isim olduğunun kanıtı.

Sıralamayı ve Ben York'un oyuncular hakkında yazdığı kısa tanıtımları aşağıdaki linklerden bulabilirsiniz:


20: Katie Douglas (Fever)
19: Crystal Langhorne (Mystics)
18: Lindsay Whalen (Lynx)
17: Tina Thompson (Sparks)
16: Seimone Augustus (Lynx)
15: Sophia Young (Stars)
14: Candice Dupree (Mercury)
13: Tina Charles (Sun)
12: Swin Cash (Storm)
11: Becky Hammon (Stars)
10: Alana Beard (Mystics)
09: Penny Taylor (Mercury)
08: Sylvia Fowles (Sky)
07: Angel McCoughtry (Dream)
06: Sue Bird (Storm)
05: Candace Parker (Sparks)
04: Cappie Pondexter (Liberty)
03: Lauren Jackson (Storm)
02: Tamika Catchings (Fever)

Baklavalı ve Parçalı Antep

Gaziantep güzeldi. Kebap güzel, tatlısı daha güzel, insanı en güzel. Kupa için 4 günde 8 takım yarıştı, biri kazandı. Sorarsanız nasıldı şampiyon;

Tamika ruhtu, Sylvia güç, Seimone can, Doneeka enerji, Michelle mücadele. Tuğba hırstı, Bahar fark, Nihan sabır, Gülşah ışık. Balım ve Gözde umuttu. Kaptanları Işıl bizdi, saydığımız meziyetlerin hepsiydi. Yasemen sakattı ama arkadaşları ilk onunla paylaştı mutluluklarını. Gintare de tribündeydi Yasemen'le birlikte, kardeş olabilmenin parçaları.

Biz yarı final için yoldayken bir Galatasaray, Ankara'da 2-1 öndeydi... Bu kızlar da en büyük rakibi karşısında 9 sayı geride. Ama maç sonunda finalde. Bu kızlar inançtı, inandı. Onlar bir savaştı ve inandıkları için savaştı. Kazandı! Aslanlardı, gerçeklerdi, takımlardı. Bu takım Galatasaray'dı, Galatasaray ŞAMPİYON!

Hoşçakal Gaziantep, Sultanlarımız sana 3 gazi daha bıraktı.
Merhaba Yenilmez Armada! Gün bizim, güç bizim...

14 Mart 2011 Pazartesi

Şampiyon!!

Final Günü

Önemli oyun, önemli galibiyet. Fowles'dan tarihi bir performans. Sırada final var, 17.30'da, Tarsus karşısında. Güzel başladı, güzel devam ediyor Antep serüveni. Sonu da güzel bitsin.