Işıl Alben - Yasemen Saylar - Doneeka Hodges
Nihan Anaz - Tuğba Palazoğlu -Ceyda Kozluca
Seimone Augustus - Gülşah Gümüşay
Bahar Çağlar - Melek Bilge
Slywia Fowles - Gintare Petronyte
Şu an için elimizdeki kadro bu. Tasnifi oyuncuların pozisyonlarına göre yapmadım, baştan belirteyim bunu da gelmesi muhtemel xxx iki numara oynamaz be baba tarzı yorumları engellemiş olayım. Zira şu an için 12 kişinin yer aldığı bu kadroda birden fazla pozisyonu oynayabilecek fazlaca oyuncu var.
Ceyhun Yıldızoğlu ile yeni bir yola çıkan Galatasaray'da son dönemde görmeye alışık olmadığımız şekilde radikal kararlar alınıyor. Elbette bu kararların en radikali sezon sonunda Zafer Kalaycıoğlu ile yolları ayırarak son dönemin en başarılı yerli ismi Ceyhun Yıldızoğlu ile anlaşmaktı. Yıldızoğlu farklı bir isim, farklı bir tarzı var. Bu oyuna bakış açısı pek çok teknik adamdan farklı ve dolayısıyla parkedeki takımları her zaman için adından söz ettirecek çapta farklılıklara imza attı hep. Peki Yıldızoğlu'nu farklı kılan bu özelliklerin Florya'da da kendini gösterebilmesi için koça gereken stabil ortam sağlanabilecek mi? Galatasaray'ın şu anki en temel sorunu ne transferler, ne kadro yapılanmasıdır. En temel sorun budur. Taraftar şu an için Ceyhun Yıldızoğlu'nun yanında gözüküyor ama geçtiğimiz bir yıllık kara dönemde yönlendirmelere fazlasıyla açık olduğunu ispat eden davranışlar sergileyen taraftarın kötü dönemde koçun arkasında durabilme ihtimalini oldukça düşük görüyorum ben. Dolayısıyla yönetimin de bu anlamda pek geçer bir notu yok benim nazarımda. Tabii ki deneyimlemeden bilemeyiz bu süreçte yaşanabilecekleri.
Kadroya dönecek olursak şayet, Nihan Anaz - Doneeka Hodges - Ceyda Kozluca - Melek Bilge - Gülşah Gümüşay gibi geçen sezon ligin alt sıralarında mücadele veren takımlardan bir yerli rotasyon oluşturdu Yıldızoğlu. Bu rotasyonu oluşturmak için de kabuklaşmış yerli rotasyonu bozmak durumundaydı elbette. Birsel - Esmeral - Nevriye üçlüsü ile mükemmele yakın bir performans gösteren Fenerbahçe yerli kadrosu karşısına son dönemde sayısız kez dikilen ve bunların çoğunda sahadan mağlup olarak ayrılan bu yerli rotasyonu tekrar bu savaşa sokmak istemedi koç. Bunu gayet makul karşılıyorum zira işin psikolojik boyutu da çok önemli bu aşamada. Yeni bir ekiple, hepsinden öte kendi ekibiyle girmek istedi bu yarışa koç. Şu anda takımda olmasını istediğiniz yerli oyuncu kimdir diye bir anket assak sağ tarafa, çıkacak üç isimden en az ikisi F.Bahçe'li olacaktır diye tahmin ediyorum. Dolayısıyla bu yarışta yapılmamış olanı yapması gerekiyordu Yıldızoğlu'nun. Ve o da kariyerinin tamamında bu kararları almaktan çekinmeyen bir isim olarak radikal değişikliği gerçekleştirdi.
Bu tarz radikal değişikliklerin iki sonucu vardır: Ya kral olursunuz ya da başarısızlık yaftasıyla birlikte görevinizden ayrılırsınız. Gönlümüz elbette ilkinden yana ama ikincisinin gerçekleşme ihtimali de hiç ama hiç düşük değil şu mevcut tabloda.
Yabancı tercihleri, Avrupa'daki hedefler ve yeni çehresiyle Galatasaray Medical Park yazıları devam edecek kısa sürede. Şimdilik giriş yapmış olalım bu yazıyla. Devam edecek..
21 Temmuz 2010 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
Hadi hayırlısı.
Yorum Gönder