BIY AD

25 Haziran 2009 Perşembe

Sophia Young


Gelecek sezon planlamasını yaparken kalmasını istediğimiz oyuncuların başında Sophia geliyordu, resmi siteden gelen açıklama ile resmiyet kazandı durum ve Sophia ile yeni sezon için bir kez daha anlaşıldı. Takımda üçüncü sezonunu yaşayacak olan Sophia'nın geçmiş dönem performansına, sezon değerlendirmesi kapsamında şöyle bir bakalım.

WNBA'de San Antonio Silver Stars forması ile final oynadıktan sonra haklı olarak biraz dinlenmek istedi Sophia ve sezon ortasında katıldı takıma bu sene. Geçen yıl takıma kattığı hava çok değerliydi ve bu sezon onu bir kez daha sarı kırmızı forma altında izlemek oldukça zevkliydi bizler için. WNBA'de final oynayıp, en verimli oyuncular listesinde 7. sırada yer almasına rağmen sahada herşeyini ortaya koyan, sonuna kadar mücadele eden bir oyuncu o. Bu özelliği ile büyük sempatimizi kazanmış durumda aradan geçen iki yılda. Tabii ikinci sezonunda bildiği takımda, bildiği ligde oynaması ve bizim de artık ne yapacağını iyi bildiğimiz Sophia'yı izlememizin de büyük katkısı var bunda.



Sezon içinde burada sıklıkla Okan Çevik'in onu yanlış kullandığından bahsettim. Undersized bir oyuncu olmasına rağmen inatla onu pota altında sırtı dönük bir şekilde oynatmak, onu yormaktan başka bir işe yaramaz. Coach bayan basketboluna uzak olduğu için bunları zamanla öğreneceğini umut ederken, takımdan ayrıldığını öğrendik garip bir şekilde. Basketbol şubesinde yaşanan sıkıntıların bir tezahürü olarak, yeni sezonun planlamaları yapılırken bir anda kendini erkek takımının başında buldu Çevik. Gelen isim kim olursa olsun, bayan basketbolunu ve oyuncularımızı tanımasını bekliyorum öncelikle. İşin ana gerekliliği bu iken, bizim bunu bir ayrıcalık gibi bekliyor olmamız da apayrı bir yazı konusu tabii.

Sophia geçen yıl WNBA'de en verimli oyuncular listesinde 7.sıraya yerleşirken savunmada gösterdiği çaba, aldığı ribauntların yanı sıra artık öldürücü hale gelen orta mesafe şutlarının büyük payı vardı bunda. Onun imzası haline gelmiş durumda bu şutlar. Geçtiğimiz yıl bunu hücum setlerimizden biri haline getirememiz can sıkıcı tabii, elimizde böyle bir silah varken kullanmalıyız bunu kesinlikle. Fenerbahçe ile oynanan final serisinde, koç kararı mıdır yoksa takımın kendi insiyatifimidir bilinmez ama zaman zaman kullandık bunu, her defasında da sayı bulduk. Sophia'yı potaya yüzü dönük şekilde kullanmak her açıdan bizim için çok çok önemli, hücum anlamında ilk benimsenmesi gereken bu olmalı.

Onu bu kadar değerli kılan ise hücum gücünün yanı sıra savunma noktasında gösterdiği çaba ve takıma kattığı hava. Her zaman istikrarı savunan biri olarak, üçüncü sezonunda bunu takıma daha iyi yansıtacağını söylemek yanlış olmaz sanırım. Üstelik bu sezon Ocak ayında değil, sezon başında takıma katılacak. Geçen sezon başında takımda olsaydı eğer, bazı şeyler daha farklı olabilir miydi acaba sorusu da geliyor tabii hemen akıllara.

Takım kimyasının öneminden bahsediyor sıklıkla Sophia hem nette tuttuğu günlük tarzı sitesinde hem de verdiği röportajlarda. Onun da vurguladığı bu takım kimyası, başarı için ilk anahtar kesinlikle. Genç yaşına rağmen tecrübe olarak üst noktalarda Sophia hem San Antonio forması ile yaşadığı play-off finali hem de Galatasaray'da yaşadığı Eurocup zaferi ile. Bunu takıma yansıtmasını ve artık üçüncü yılını geçirdiği takımda takım kimyasının oluşması için daha fazla çaba sarfedeceğini düşünüyorum. Hele ki sezon başında Işıl'ın ve Augustus'un da takımda bulunmama ihtimalini düşündüğümüzde, onun önemi daha da artıyor.

Eurocup demişken, Sophia'nın Taranto maçındaki unutulmaz performansını da bir kez daha hatırlamak lazım. Neredeyse şut kaçırmadan 27 sayı 10 ribaund ile oynadığı final maçında, kupanın kazanılmasını sağlayan isimlerin başında geliyordu Sophia. Şampiyonluğun hikayesi yazılırken, Augustus'un aldığı Kursk maçı, Kress'in havada asılı kalan serbest atışı konuşulurken, diğer taraftan da Sophia'nın katkısı unutulmayacak kesinlikle. Hele ki uzatma periyodunda, Taranto'nun tüm direncini kıran ve maçı getiren üçlüğü..

Onsuz ve onun dahil olmuş olduğu bir Galatasaray'ı izleyen biri olarak Sophia'yı takımda istemeyen yoktur sanırım. Mütevazı oyunu ile, bir takım oyuncusu rolünde çok büyük işler yapıyor Sophia ve gelecek sezon da onu parçalı altında, Euroleague'de izlemek güzel olucak gerçekten.

1 yorum:

Gala's dedi ki...

vuvuzela yı destekleyen bi blogum var. aslında sesi değil zihniyetle daha çok alakalı. destek olursanız sevinirim. neden vuvuzela yazısını okursanız daha çok anlarsınız beni. çok farklı bakış açısı.siz bi gelin ;
http://forzavuvuzela.blogspot.com/