BIY AD

5 Mayıs 2010 Çarşamba

İki Toplantı İki Ayrıntı

Gün içinde, Perşembe günü başlayacak final serisiyle ilgili iki ayrı toplantı vardı. Basın nezdinde daha çok ilgi çeken basın toplantısı oldu. TBF yöneticileri, koçlar ve Fenerbahçe'den Birsel ile Galatasaray takım kaptanı Yasemin'in katılımıyla seri öncesi görüşler ve iyi niyet dilekleri paylaşılmış. Kesinlikle güzel bir organizasyon ama çok da ilgi çekici değil açıkçası. Nasıl olsa hepimiz "Buraya kadar çok çaba harcayarak geldik, kazanmak istiyoruz. Rakibimize de başarılar." tadındaki söylemlerin dillendirileceğini biliyoruz daha önceden. Bu toplantı sonrası, oyuncu ve koç görüşlerine daha ağırlık verildiğinden, atlanabilecek önemli bir detay var. Şöyle ki; TBF Yönetim Kurulu Üyesi ve 'Bayan' Basketbolundan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Julide Sonat yaptığı açıklamalarda bundan sonra bayan yerine kadın ibaresinin telaffuz edileceğini belirtti. Bu açıklama ligin en etkili isimlerinden birinden gelince, sadece konuşmalarda veya basında bayan yerine kadın kelimesinin kullanılması değil, "TBBL" isminin değişmesine kadar sonuçlar bekleyebiliriz.

Bir diğer toplantı ise İl Spor Güvenlik Kurulu toplantısıydı. Bu toplantıda alınan kararlar da ilk bakışta bildiğimiz doğrultuda. Misafir seyirci yok, pet şişe yok, bozuk para yok, vs... Bunlar alıştığımız şeyler de Caferağa'da herhangi özel bir güvenlik önlemi yokken, Abdi İpekçi'de saha içi koltuklar kaldırılacakmış. Normal sezonda Ahmet Cömert'te benzer yaptırımı kabul eden Galatasaray yönetimi, nasıl aynı hataya bir kez daha düşer hayret verici. Galatasaray adına orada bulunan Sayın Murat Tümer, "Saha alanındaki potalar arkasındaki sandalyeler ile bench arkası ile hakem masasının arkasındaki sandalyeler kaldırılacak." kararını kabul ederken veya kabul etmek zorunda kalırken umarım seyirci baskısının da en az %30'unu kaybettiğinin farkındadır.

Yetkililerden, taraftara gelen olağan şüpheli bakışı çok can sıkıcı. Kombinesini oralardan alan insanları mağdur ediyorsunuz, ailecek gelip pota altına oturan insanları mağdur ediyorsunuz. Küfür ne yazık ki yine olacak ama kimseyi "siz fiziki müdahalede bulunursunuz, bi uzak durun bakayım" diye suçlamaya hakkı yok bu kararı alan yetkililerin. Yazık gerçekten...

Hiç yorum yok: