BIY AD

28 Ocak 2010 Perşembe

Botaş: 76 - Mondeville: 67 ( Botaş İşi Zora Soktu)

Top-16'nın ilk ayağında Fransız takımı Mondeville ile karşılaştı Botaş. Maç öncesi umutlu olduğumu söylemiştim, her ne kadar salon beklediğim dolulukta olmasa da rakip tam beklediğim düzeydeydi. Buraya yalnızca 9 kişi ile gelmiş olmaları da, bu düşüncemi kuvvetlendirdi maç öncesinde. Trt'nin eşsiz maç anlatımı ve yorumuna karşın gösterdiğim sabır direnişi ile maçın tamamladım. Şaşırtıcı ama bu yayına rağmen tamamını izledim maçın.

Kıta dışından yalnızca iki oyuncu bulundurabilme kuralı nedeniyle Paris - Zoll ve Prince'dan birini tribüne yollaması gerekiyordu Botaş'ın. Bir önceki turda olduğu gibi bu isim yine Prince oldu. Bir sakatlık olmadığı müddetçe de bu tercihin devam edeceğini söylemek yanlış olmayacaktır sanırım. Paris her iki pota altında da sağladığı dominasyon ile çok rahat sayı ürettiği gibi savunmada da boyalı bölgenin ayakta kalmasını sağlayan isim oldu bugün. Rakip onun bu oyununa, bir periyot kadar gecikmeli de olsa double - team' ler ile çözümler aramaya başladığında da pasör özelliğini ortaya koyarak arkadaşlarını besledi Paris. Zoll'un sezon başından bu yana ortaya koyduğu istkrarlı oyunu da eklediğimizde bu tabloya mecburen tribüne çıkması gerekiyor Prince'in. Ki onun tribünde olması da haftasonu için önemli Botaş adına, diri bir Prince çok daha efektif olacaktır Botaş'ın hücum planlarında.

Karşılıklı basketlerle geçilen ve iki takımın da fazlasıyla birbirinin hamlelerini kontrol ettiği ilk çeyreği 18-17 önde kapatan taraf ev sahibi Botaş oldu. Paris'in savunabilecek size'da bir oyuncunun Fransız temsilcisinde bulunmadığını çok net şekilde gördüğümüz bu çeyrekte tam 9 sayı üretti Amerika'lı oyuncu. Maçın gidişatına adına önemli bir noktaydı burası.

İkinci çeyrekte Paris'e çözüm bulmaya çalışan ve kısmen de bunda başarılı olan Mondeville'in hesaba katmadığı isim ise TBBL'nin en genç kaptanı Gamze Takmaz oldu. Bu çeyrekte tam 9 sayılık bir katkı yapan kaptan, skoru da sürükleyen isim oldu. Paris'in boyalı bölgeyi tek başına kapattığı bir zone denemesi ile de rakibin dengesini fazlaca bozan Botaş, yalnızca 11 sayı yediği bu çeyrekte Paris'e omuz veren Didem Süer - Gamze Takmaz ikilisi ile tam 24 sayı üreterek soyunma odasına 42-28 önde girmeyi başardı.

İki aşamalı bu eleminasyon maçlarında ev sahibi avantajına sahip olmak tabii ki önemli. Fakat eğer rakibiniz evinde iyi oynuyorsa ilk maçta alacağı iyi bir skorla ikinci maçta tüm riski sizin omuzlarınıza yükleyebiliyor. Böyle de bir dezavantajı var aslında, eğer karşınızda bundan yararlanmak isteyen bir takım varsa. Botaş da bu sezon evinde oldukça iyi oynamasının avantajını kullandığı bir önceki turun ardından bugün de, 64-38 ile 26 sayılık farkı gördü üçüncü çeyreğin bitimine 40 saniye kala. Son çeyrekte oyun düzenlerini bozarak zamana oynamaya başladıklarında, eyvah dedim içimden. Çünkü mevcut kadro ve sahadaki mevcut beş kontrol basketbolundan ziyade tek uzun dört şutör gibi günümüzün popüler sistemine gayet uygun bir beşti. Süreyi kullanmaya başladığınızda bu hücum dengesi de yok oluyor ve ritm kaybeden takım son on dakikada 29- 12'lik bir seri yiyebiliyor. Tıpkı bugün olduğu gibi.

Otuz dakikada ortaya konan tüm emeklerin yerle bir oluşunu koç da kenardan bizler gibi izleyerek, oyuna müdahale etmeyince son 10 dakika 40 saniyeye 26 sayı geride giren Fransızlar, maç bitiminde sevinen taraf oldular. Burada oyuna müdahale edememek kabul edilebilir bir hata değil benim açımdan. Sırf mola almak da değil buradan kastım, oyunu da hiç okuyamadı koç. Tek bir sayının dahi önemli olduğu bir kupada mücadele ederken 26 sayı önde girdiğin son periyodun ardından farkı 9 sayıya kadar indirtmek, nereden bakarsak bakalım sınıfta kalan bir performans kesinlikle. Tek haneli bir farkla gidiyorlar evlerineFransızlar ve en az 10 sayılık bir fark gerekiyor şimdi onlara. Bugün izlediğim iki takımı teraziye koyduğumda, ev sahibi atmosferini de dahil ederek, bu kez herşey ortada diyorum. Fakat Botaş'lı oyuncuların o 26 sayılık farkı acilen unutmaları gerekiyor, çünkü oyuncuların kafasının orada kaldığı her hallerinden belli oluyordu son beş dakikalık sekansda ve maç bitiminde.

Halen önemli bir şansı var bence Botaş'ın, yeter ki dediğim gibi o farkı silsinler kafalarından. Maçı 22 sayı 16 ribaund ile tamamlayan Paris'in bu dominant oyunundan daha sevindirici olanı ise kesinlikle 91'li Gamze Takmaz'ın 18 sayı 5 ribaund 1 asitlik güzel oyunuydu. Yürü bakalım genç kaptan, takipteyiz.

Botaş (76): Sharnee Zoll 9 (4 ribaund- 5 asist), Burcu Çiğil 3 (2 ribaund- 2 asist), Pelin Gülbağ 2, Didem Süer 9 (3 ribaund- 1 asist), Seda Tabakçı 4 (5 ribaund- 1 asist), Judit Kajdasci (2 ribaund), Gamze Takmaz 18 (5 ribaund- 1 asist), Courtney Paris 22 (16 ribaund- 2 asist), Dürdane Gümüşay 9 (7 ribaund- 2 asist)

Uso Mondeville (67): Esther Moisan Niamke 7 (4 ribaund- 3 asist), Fanny Cavallo (1 asist), Aija Putnina 13 (1 ribaund- 1 asist), Lenae Williams 13 (1 ribaund- 2 asist), Clarisse Costaz 9 (3 ribaund- 1 asist), Yacine Sene 9 (2 ribaund- 2 asist), Pauline Thizy 6 (2 ribaund), Aurelie Bonnan 10 (5 ribaund), Valeriya Berezhynska (3 ribaund- 1 asist)

Hiç yorum yok: