.png)
Dün ligin gidişatı açısından çok kritik bir mücadele olacak demiştim Samsun Basketbol - Fenerbahçe maçı için. Gerçekten de bahsettiğim seviyelerde bir karşılaşma oldu.. D - Spor yayın ekibinin bu maçı yayınlamak yerine sonucu önceden belli olan Galatasaray - Tarsus Belediye maçını seçmesi sebebiyle salonda nasıl bir atmosfer vardı göremedik ne yazık ki. Ama duyduklarım ve yerel basından okuduklarım salonun her zamanki doluluk düzeyinde olduğu yönünde. İki takım arasındaki ciddi kadro ve kalite farkını kapatan taraftar da bir yere kadar etkili oluyor işte. O farkı sadece dış etkenlerle kapatmanız mümkün olmuyor, eğer ufak bir fark sözkonusu değil ise.
İlk çeyrekte önce Nevin Nevlin'in ardından da Penny Taylor'ın faul problemine girmesi ile Samsun Basketbol ilk yarıda sürekli olarak oyunun içerisinde kalmayı başardı. 2. çeyrekte bir ara farkı 10 sayıya kadar da çıkardılar hatta ama o noktada gelen Fenerbahçe serisine cevap veremediler. Oyunun kırılma anlarından en önemlisi buydu bence, eğer oyunu orada tutup da soyunma odasına girselerdi daha değişik bir senaryo izleyebilirdik.
Fenerbahçe'nin Türkiye Ligi'ndeki önemli bir maçında daha farkı yaratan isim yine Nevriye Yılmaz oldu dün. 20 sayı 9 ribaund ile tamamladı maçı ve rakipsiz olduğunu bir kez daha göstermiş oldu. Bu sezon tüm önemli maçlarda karakterli bir oyun ortaya koymuş durumda Nevriye, performansını giderek arttırıyor. Ve Fenerbahçe'nin ligdeki rakipleri bu hegamonyaya son vermek istiyorlarsa, yapılacak şey gayet açık.
Yerel basında mağlubiyetin sebebi olarak hakemlerin yanlı tutumları gösterilmiş ve hakem yüzünden kaybettik denilmiş. Maçı izleyeme fırsatımız olmadığı için bu konuda birşey söyleyemem ama böyle de bir iddia var ortada, yazalım onu da.
Salonda Fenerbahçe taraftarı da yokmuş bu arada, hayret.
10 Ocak 2010 Pazar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
3 yorum:
maçı salonda izledim, ilk periyotta seyircininde baskısıyla samsun güzel bir başlangıç yakaladı, ve sonrasında devam ettiremedi...pene gerçekten kaliteli bir oyuncu faul problemi yaşamadan önce takıma katkısı büyük oldu(1. ve 2. periyotta)ikinci periyotun son saniyelerinde katherina samsun adına iki sefer üst üste pota altından atışı kaçırınca ilk yarı 40-43 fenerden yana tamamlandı.. 3. periyotta karşılıklı basketlerle ve fenerden yana skor üstünlüğü ile geçildi, 4. periyotta oyunda jlubov yerine yeni gelen gardner vardı ve takımı aşağı çekti diyebiliriz, hızlı hucumlarda aldığı toplarda boş pozisyonda hatalı yürümeler yaptı,pota altından boş pozisyonları inanılmaz bir şekilde kaçırdı,öyleki takım arkadaşı katharina bile kendini hayret etmekten alıkoyamadı,bu oyuncunun bu kadar hatalardan sonra tekrar jlubov ile değiştirilmemesini kimse anlamadı zaten, gardner'ın içeriyi zorlama özelliği olabileceğini düşünüyordum ama göremedim bunu, zorladığı zaman çok kolay boşluk yaratıyor kendine ama son atışı çok korkarak yaptığı için isabetsiz oluyor(belki fener savunmasında böyle oldu... göreceğiz ileride)..Gülşah iyi günündeydi (18 sayı),ilsu'nun guard olarak yeterli gelmediğini bir kez daha gördüm ,quinna'yı sürekli markaja aldıkları için 12 sayıda kaldı..(samsun seyircisi onu çok seviyor)maçın son periyodunda hayadar kemal'in savunmayı sıkılaştırması gözlerden kaçmadı, skoru koruma yönünde başarılı oldular, bu gibi maçlarda koç faktörü de önemli kendisi oyunu iyi okuyan bir koç..(mersindeki ceyhun hoca da öyle), maçın son periyodunda farkı 2-3 sayıya kadar indirebilirdik fakat kişisel hatalarla fark 10 sayıya çıktı ve maçı kaybettik..fenerbahçe gerçekten bu ligin üzerinde ,oyuncu rotasyonu bize göre çok fazla, bir oyuncuyu çıkarıp aynı kaliteye yakın oyuncu sokma imkanı var,her şeye rağmen şunu söyleyeyim bu kadroyu bana verseler ben bile şampiyon yaparım(((......salon, beklenildiği gibi tıklım tıklım doluydu, dışarıda kalan taraftarlarda oldu, maç başlamadan bir bayan seyirci fener bench inin arkasından fener atkısı sallıyordu , taraftar çıldırdı(((...kızı parçalayacak, bir tanesi koştu karşı türbüne bağırarak uyardı, polisler uzaklaştırdı taraftarı, kız ilk defa geliyordu herhalde fener adına şaşkınlık ve korku ile hemen üzerine montu giydi ve atkıyıda yok etti , polis korumasına alındı birazda komikti aslında....maç sonrası fener bench de mahsur kaldı ve seyircinin boşalmasını bekledi ve güvenlik önlemleri istedi..polis salona indi ve fenerlileri çembere aldı..samsunlu yöneticiler ve seyirci amigosu salonun boşaltılmasına yardımcı oldular...sonuçta sizinde dediğiniz gibi aradaki kalite ve fiyat farkı çok fazla olunca yan faktörlerle bu kadar kapatılabiliyor, eğer fark tam kadro GS ile FB arasındaki kadar veya mersin -FB arasındaki kadar olsa fenerin samsundan çıkma imkanı hiç yok....
Abi giremez Fenerbahçe taraftarı, Beşiktaş taraftarı o salona. Hatta Ultraslan'lar Samsun'da olmasına rağmen onlarda giremez. Samsun'da çok ateşli bir taraftar profili var :)
Ben pek hakemlik bir durum görmedim maçta. Fenerbahçe'nin bariz bir kadro farkı var ve en kritik anlarda bile acaip sakin kalabiliyorlar. Gsbaskette Fener Kalaycıoğlu'nun sistemiyle devam ediyor demiş birisi ama Fenerbahçe bu yıl Kalaycıoğlu döneminden çok daha değişik savunma sistemleri deniyor ve savunma direnci önceki yılların çok üzerinde. Hücum sistemi de ZK dönemindeki gibi tek oyuncu üzerinden çalışmıyor. Daha dengeli bir skor dağılımı var.
Yorum Gönder