BIY AD

20 Aralık 2009 Pazar

Kritik Viraj


9. haftanın en önemli karşılaşmasında Sarayın Sultanları Mersin'e konuk oluyorlar. İki takım açısından da çok farklı ve önemli anlamlara sahip bir karşılaşma bu. Galatasaray için ligdeki üçüncü mağlubiyeti almak, Avrupa'daki kötü gidişatın üzerine işleri biraz daha karıştıracak. Mersin takımı için ise iki yıldır planlı programlı şekilde gerçekleştirilen ve sezon başında Fenerbahçe'yi farklı mağlup ederek kazanılan Cumhurbaşkanlığı Kupası ile birlikte daha da ivmelenen zirve yürüyüşünü herkese bir kez daha gösterebilme fırsatı bu karşılaşma.

Geçen sezon iki takım arasındaki oynanan iki karşılaşmayı da Mersin takımı kazanmıştı. Ve sezon sonunda da haklı olarak final oynayan taraf Mersin olmuştu, her ne kadar finalde süpürülseler de. Şu ana kadar sadece bir mağlubiyet aldı güney temsilcisi, Caferağa'da Fenerbahçe'ye karşı. O maçın haricinde genellikle zorlanmadan kazandılar. Galatasaray ise çok iyi bildiğimiz şekilde önce Samsun deplasmanında daha sonra da Ahmet Cömert'teki derbide Fenerbahçe'ye kaybetti.

Katie Douglas'ın Riga maçında parmağının kırılmasının ardından hücumdaki en önemli opisyonunu kaybetti Sarayın Sultanları. Bu durumda Jia Perkins ve sezon başından bu yana gerekli verimi almamak için çabaladığımız Sophia'ya büyük iş düşüyor. Fakat hepsinden önemlisi, tıpkı geçen hafta olduğu gibi yerli rotasyondan birinin önemli katkılar vermesi gerekiyor. Geçen haftasonu Kayseri'ye karşı bu isim Tuğba Palazoğlu olmuştu. Hücum sahasında istikrarlı bir oyuncu olmadığını biliyoruz, bugün için Esra ya da Yasemin Horasan'dan benzer bir katkı almak maçın kilidi Galatasaray adına.

Ivory Latta'nın tam sahada alınmadığında ne kadar tehlikeli bir oyuncu olduğunu kaybedilen Cumhurbaşkanlığı Kupası ile ödedi Fenerbahçe. Ankara'da oynanan karşılaşmanın henüz ilk çeyreğinde çift haneleri görmüştü Amerika'lı oyuncu. Çünkü top getirirken herhangi bir baskı görmediği gibi şutu da fazlasıyla riske edilmişti Fenerbahçe savunması tarafından. Ve Latta da cezayı fazlasıyla kesmişti onlara. Bugün Nilay Yiğit ve geçen hafta takımı savunmada ateşleyen isim olan Tuğba'nın Ivory Latta'yı yakın alması gerekiyor. Hem oyunu kurdurmamak hem de rahat şut imkanı vermemek adına. Bu da maçın bir diğer kritik eşiği bence.

Boyalı bölgede Erlana Larkins, Olympia Scott ve Korel Engin ile ligimizin üstünde bir uzun rotasyonu var Mersin'in. Özellikle Larkins'in her iki pota altında da dominant bir oyuncu olduğunu biliyoruz. Bugün hem Yasemin Horasan'ı hem de Leuchenka'yı epeyce yoracaktır. Onun bu özelliğinden faydalanacak isimler ise Scott ve Barbara Turner olacak. Sırtı dönük top aldığında dışarıyı rahat görebilmesi de ayrıca avantaj sağlıyor Mersin hücumları için. Açıkçası bu noktada önemli bir üstünlüğü var evsahibi takımın. Burayı ne ölçüde işleyebilecekleri maçın da sonucunu belirleyecek.

Mersin hücumunun sac ayaklarından iki tanesini saymadık henüz. Bunlardan biri Şaziye Karslı ki gerçekten çok farklı oynuyor Mersin formasıyla. Geçen yıl yarım sezon izlediğimiz Şaziye ile alakası yok, güneydeki performansının. Takıma 'ablalık' yapıyor Şaziye. Diğer önemli nokta ise Mersin takımının yerli oyuncularından çok fazla değil belki ama sürekli olarak katkı alabilmesi. Sariye Gökçe, Deniz Boz, Tuğba Talaslıoğlu gibi oyuncular her maç hem skora hem de oyuna önemli katkılar verip Mersin sisteminin işlemesini sağlayan önemli dişliler olarak dikkat çekiyorlar.

Bugün Katie Douglas olsa dahi ben Mersin takımını avantajlı görüyordum ki onun da yokluğunda işimiz çok ama çok daha zor. Geçen haftaki Kayseri maçının ikinci yarısındaki savunma direncini göstermekten başka çıkar yol yok galibiyet için. O bile yeterli olmayabilir belki ama ilk olarak o direnci sağlamak önemli bugün. Mersin'de önemli bir taraftar desteğimizin olacağı da kesin hani maç sonunda salonda bizden kimse yoktu bahanesini duyamayacağız belki ama yeni bahanelere de hazırlıklı bünyelerimiz.

Hiç yorum yok: