Haftanın açılış maçında ligin yenilgisiz tek takımı Fenerbahçe haftaiçindeki Spartak Moskova mağlubiyetinin ardından ligin yeni yüzlerinden İstanbul Üniversitesi'ni farklı geçmeyi başardı.
Maça Birsel Vardarlı - Penny Taylor - Nicole Powell - Nevin Nevlin ve Nevriye Yılmaz beşi ile başlayan Fenerbahçe'nin saf bir beş numarası bulunmayan İstanbul Üniversitesi'ne karşı üstünlüğü göze çarpıyordu kağıt üstünde. Ve bu avantajını kullanmak isteyen coach Haydar Kemal Ateş de Nevin - Nevriye ikilisi ile çift uzunla başladı karşılaşmaya. Fakat işler pek de planlandığını gibi başlamadı. Powell- Nevriye ve Nevin'in üç top kaybı yaparak başladığı karşılaşmada Penn ve Hodges'in elinden 8 sayı bulan konuk takım maça 8-0'lık bir seri ile giriş yaptı. İnatla topu pota altına indirmeye çalışan Fenerbahçe kısalarının yaptığı top kayıpları ile birlikte ilk dört dakikanın skoru 4-14 idi Üniversite lehine. Fenerbahçe'nin ilk sayılarının Penny Taylor'ın penetresi ile gelmesi ise aslında maçın kilidi gösteriyordu bence net şekilde. İçeri yapılan hareketlenmeler ile hem daha rahat sayı bulabilirdi Fenerbahçe hem de uzunlara daha rahat pozisyonlarda top indirilebilirdi. Bu dakikada Nevlin - Ajavon değişikliği geldi Fenerbahçe teknik ekibinden ve oldukça yerinde bir karardı bu. 4 kısaya dönen ve içeriyi sadece Nevriye'ye bırakan Fenerbahçe 13-2'lik bir seri yakalayarak bitime iki dakika kala ilk kez öne geçmeyi başardı(17-16). Gant - Penn - Hodges üçlüsünün sürüklediği İstanbul Üniversitesi ilk çeyreği 21-19 önde tamamlamayı başarsa da maçın başındaki o rüzgarı dindiren Fenerbahçe maçı kendi rotasına almayı başarmıştı bence. Ve skordan daha da önemlisi buydu şüphesiz.
6-0'lık bir seri ile ikinci çeyreğe giriş yapan Fenerbahçe ilk üç buçuk dakikada İstanbul Üniversitesi'ne sayı şansı vermezken ilk çeyrekte iki faul almasına rağmen oyunda tutulan Penny Taylor'ın skoru üstlendiğini gördük. Ajavon'un da hücuma katkı vermesi ile birlikte skor üstünlüğünü ele alan Fenerbahçe çeyreğin ortasından itibaren oyunu domine etmeye başlayan taraf oldu. Ve Nevin Nevlin'in son dakika içerisinde gelen üçlüğü ile maçta ilk kez farkı çift hanelere çekmeyi başaran sarı lacivertliler devreyi 42-31 önde kapattı.
Devrede Fenerbahçe adına konuşulması gereken en önemli konu, şüphesiz verilen 9 hücum ribaundu. İlk çeyreğin ortasında zone savunmaya dönen Fenerbahçe takımının rakibine sürekli olarak ikinci hücum şansları vermesi dikkat çekiciydi. Nevriye Nevlin ikilisinin ortalama 15 dakika sahada kalıp toplamda sadece beş ribaund alabilmesi durumu daha net ifade ediyordur sanırım. İstanbul Üniversitesi'nde ise Penn ve Hodges'in soyunma odasına üçer faulle gidiyor olması ise maç sonuna dair bir umutlarının olmayacağını işaret ediyordu bence.
İkinci yarıya Birsel Vardarlı - Esmeral Tunçluer - Matee Ajavon- Melike Bakırcıoğlu - Nevin Nevlin ile başlayan Fenerbahçe hücumda daha hareketli idi bu beşin vermiş olduğu dinamizm ile. Savunmada ise biraz daha dişlileri sıkmaya başladılar ve buna İstanbul Üniversitesi'nin dar rotasyonu nedeniyle oluşan yorgunluk da eklenince özellikle çeyreğin ortasından itibaren fark açılmaya başladı. Birsel Vardarlı'nın önce orta mesafe bir şutu sokması, hızlı hücumu tüm sahayı katederek bitirmesi, ardından sol forvetten üçlüğü yollaması bu çeyreğin hoş hareketlerindendi. Ve üçünde de Birsel'in imzası vardı. Hücum sahasında oldukça zorlanan Üniversite, bu çeyrekte yalnızca 9 sayı üretebildi. Buna karşılık potalarında tam 18 sayı gördüler, üstelik Fenerbahçe'nin haftaiçi Spartak maçında yorulan aslarını dinlendirdiği bir periyotta. Ve son çeyreğe girerken fark da 20'leri gördü, 60-40 ile.
Son çeyreğin ilk üç dakikasında 10-0'lık bir seri yakalayan İstanbul Üniversitesi biraz kıpırdandı ve farkı on sayıya kadar indirmeyi başardı. Bu dönemde sahadaki Devran Tanacan'ın pozisyon hataları, oyunu umursamaz halleri dikkatimi çekti açıkçası. Evet Fenerbahçe maçı kaybetmeyecekti bunu sahadaki herkes haftanın başından itibaren biliyordu ama o kadar laubali davranmaya da hiç gerek yok. Ajavon'un geriden gelip topu kurtarmak için yere atladığı bir pozisyonda Devran iki adım yanında olmasına rağmen gözleri ile izlemeyi tercih etti. Haydar Kemal Ateş de daha fazla dayanamadı ve Nevriye'yi aldı oyuna. Nevriye'nin oyuna girmesi ile yeniden ritm bulan Fenerbahçe, son dakikalarda İstanbul Üniversitesi'nin yapmış olduğu top kayıplarını da fast breakler ile sayıya çevirerek sahadan 20 sayılık bir farkla 84-64 galip ayrıldı.
Dördüncü maçını da kazanan Fenerbahçe ligin tek yenilgisiz takımı olma hüviyetini sürdürürken İstanbul Üniversitesi zaten kafaca bay geçtiği bir haftayı daha tamamlamış oldu. Bu 40 dakikanın ardından konuşulması gereken tek nokta, ribaundlarda 37-25 Fenerbahçe üstünlüğü olmasına rağmen İstanbul Üniversitesi'nin almış olduğu 15 hücum ribaundu. Spartak maçında sakatlanan Sutton Brown'un bu maçta da forma giymediğini not düşerek bitirelim maç yazısını.
14 Kasım 2009 Cumartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder