BIY AD

21 Mart 2011 Pazartesi

Galatasaray'a Yakıştılar

Aşağıda bağlantılarını vereceğim yazılar çok okundu, çok beğenildi. Üst düzey bir basketbol bilgim olduğunu iddia edemem, aynı şekilde güzel yazdığımı da. Bu yazıları beğendiren, özneleriydi. Fakat sene içinde Euroleague'deki kötü gidişat, ligdeki keyifsiz oyun tepkileri de ardından getirdi. Evet, gerçekten potansiyelinin altında oynayan Galatasaray, keyif vermiyordu ama internet ortamından yağan eleştirileri hak edecek kadar da kötü değildi.

Eleştirilmeyi hak eden bu takım için, haddini aşan laflardı insanı çileden çıkaran.


Tamika, "kaprisleri" yüzünden geç gelirken, mücadele etmeyecek ve kendini WNBA saklayacaktı. Dolayısıyla faydası da olmayacaktı.

Seimone, bir vefa "kazığı" olarak içimize oturmuş, takıma fayda vermiyordu.

Işıl, bitmiş, üçlü çektirmekten başka faydası kalmamış, takıma zarar veriyordu.

Mersin'in hocası Ceyhun Yıldızoğlu kimdi ki, Galatasaray'ın başına gelmişti? Takımı yönetemiyordu.


İlginin inanılmaz düşük olduğu, fakat derbi kaybedince hesap sormak için sıraya girilen bir branşta, aslında bunları fazla takmamak gerekiyordu ama kendilerine bu kadar haksızlık edilen insanlara destek olmak gerekiyordu. Galatasaray'a imza attığı gün, biz Ceyhun Yıldızoğlu'na "Yakışan" demiştik. Onu; şunu yaptı, bunu kazandı diye tanıtma ihtiyacı duymamıştık. Ceyhun Yıldızoğlu, son 24 yılda İstanbul dışına şampiyonluk kupasını çıkan tek takım Botaş'ın koçuydu ve bunu iki kere yapmışlardı. Son 11 yılda, saha dezavantajıyla (hem yarı final hem de finalde) girdikleri playofflarda şampiyon olan tek takımın çalıştırıcısıydı. Galatasaray ve Fenerbahçe'nin dışında Türkiye Kupası alan tek takım olan Botaş'ta bu başarıyı 2 kere yapmıştı hoca. Onun Mersin ve Botaş'ı, 3 büyükler haricinde Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı kazanan, 4. ve 5. ekiplerdi. Botaş'a 2001'de Ronchetti Cup (şimdiki Eurocup) finali oynamıştı Ceyhun Hoca ve son iki normal sezonu da Galatasaray'ın önünde tamamlamıştı onun yönetimindeki Mersin BŞB. Hali hazırda Milli Takım'ın da çalıştırıcıydı Ceyhun Hoca.

Bunları bilmediği için insanlar, fazla acımasızdı. Zaten bünyelerde bulunmayan sabrın, suni hali de Euroleague'de alınan Fenerbahçe mağlubiyetleri ile sona ermişti. Bu kariyere, hiç yoksa 1 sene verilmesi gereken kredi, Ceyhun Yıldızoğlu ve öğrencilerinin emekleriyle geri kazanıldı. Neler yaptı peki bu takım;

  • Kendileri Tamika'sız, Fenerbahçe Diana ve Penny'liyken Caferağa'da aslan gibi oynadılar. Currie'nin sakatlandığı ana kadar skoru önde götürdüler. Fark yerler denilen maçı şanssız bir biçimde kaybettiler.
  • Ligde Tamika'sız oynadıkları 19 maçta 17 galibiyet aldılar.
  • 10 sezon sonra bir normal sezon maçında Fenerbahçe'yi yendiler. Hem de gereken sayı farkını oluşturarak.
  • Uzun yıllar sonra Fenerbahçe'yi üst üste iki resmi maçta yendiler.
  • Türkiye Kupası'nı kazandılar.
  • TKBL'de normal sezonu; iç sahada %100, genelde %90.9 galibiyet yüzdesiyle bitirdiler. Eksik parça (Tamika) takıma eklendikten sonra çıktıkları 6 resmi maçın tümünü kazandılar. Kaldı ki bu maçlar; Fenerbahçe(2), Panküp deplasmanı, Tarsus, Botaş ve Ceyhan gibi ligin üst düzey takımlarına karşıydı.
  • 11 yıl sonra normal sezon lideri oldular.
Yeter mi, yetmez. Euroleague'de gerçekten kötülerdi ama artık yapacak bir şey yok. O kulvar tüm Türk takımları için artık kapandı. Önümüzde 3 seri sonunda gelecek bir şampiyonluk mücadelesi var. En avantajlı takım Galatasaray. Geride bıraktığımız kazanılmış bir kupa var. Şu ana kadar yaptıkları için tebrik ve teşekkür ederiz. Fakat henüz bitmedi, asıl önemli olan lig şampiyonluğu. Her maçta üstlerine koyarak daha da iyi bir performansla gelecek, şampiyonluğu istiyoruz.

Sene başından beri bunları yazdık;
Yakışan
Sylvia Fowles & Seimone Augustus
İki Takım, Bir Yol
Sarayın Sultanları v2.1
Işıl'ı Anlamak, Işıl'ı Anlatmak
Ustalara Saygı Kuşağı #3 (Tamika Catchings)

Umutluyduk. Hayal satmadık, inandıklarımızı yazdık. Sağ olsunlar güvenimizi boşa çıkartmadılar, bizi utandırmadılar. Allah da onları utandırmasın şampiyonluk yolunda.

Dediğim gibi ne basketbol ne de yazı yazmak konusunda çok iddialı değilim ama Galatasaray'ı tanımak konusunda mütevazi olamayacağım. Basketbol takımlarımızda tutku vardı, ışıl ışıldı. Bunu hissetmiştik, şimdi tüm sarı-kırmızı kalplere yayılıyor bu heyecan. Bahar geldi, yaz da gelecek yakında. 

5 yorum:

Ozan dedi ki...

ellerinize sağlık aslında gerçekten taraftarın okuması gerekn yazı bende çok takip etmem kadın basketbolu ama gerçekten ceyhun hocaya haksızlık yapıldı euroleague'den elendik diye daha bir senesi dolmamış başarısız falan gitmesi lazım sezon başı çok iyi hatırlıyorum iyi hoca ceyhun hoca sabırlı olmak lazım diye kendileri diyordu euroleague'den elenince aslan kesildiler gerçi çok birşey beklememek lazım futbolda da aynı şeyleri yapıyor bunlar bir maçta herkesi siliyoruz çok değer kaybettik gerçekten keşke şu yazıyı okuyup galatasaray'da başarının temelinin sabır olduğunu anlasa çoğu taraftar teşekkürler

Unknown dedi ki...

Bu yazıyı yazmanızda büyük etkisi olan Hacettepe Doping Merkezi'ne bir teşekkürü çok görmeseydiniz keşke...

Adsız dedi ki...

http://bit.ly/ghZcDo

Unknown dedi ki...

http://www.slamonline.com/online/other-ballers/womens/2011/03/top-20-diana-taurasi-no-1/

Unknown dedi ki...

bu ligin bu hale gelmesinde hacettepenin çok büyük emeği var.biz galatasarayı bu durumda eleştirmeyiz sadece tebrik ederiz.bizim istediğimiz tek şey lig bitiminde çok ağır maddi davalar açılması.koca bir sezonu batıranlar bunun hesabını ödemeli...