BIY AD

3 Ağustos 2010 Salı

WNBA Raporu

Ağustos ayı sonunda WNBA Normal Sezonu sona erecek, artık her maç playoff önemi kazanmışken biz de tabloyu geniş görmek istedik.

Doğu Konferansı:
Konferanstaki takımların galibiyet sayılarına bakınca "18/16/15/14/13/12" çok yakın rakamlar görüyoruz. Yakalanacak olumsuz veya olumlu bir seriyle tüm dengeler allak bullak olabilir.

Atlanta Dream (18/9): Geçtiğimiz hafta içinde Indiana'nın yakaladığı form grafiği ile uzun süredir götürdükleri liderliği, Fever'a kaptırmışlardı. Pazar günü oynadıkları liderlik maçında Fever'ı mağlup edip tekrar liderliğe yükseldiler. Bir ara yitirdikleri formlarını da tekrar yakaladıklarını söyleyebiliriz. 27 maçın sonunda fikrim hala izlemesi en zevkli takımın Atlanta olduğu.

Indiana Fever (16/9): Temmuz ayında müthiş bir performans yakalayıp, yukarıya tırmanan Fever önce Washington, sonrasında da Atlanta karşısında aldığı mağlubiyetlerle duraklama devrine girdiler yine. Acilen uyanmaları lazım kendilerine playoffta sağlam bir yer edinmeleri için. Tamika Catchings, 31 sayı ve 1 asist sonra "4500 sayı, 2000 ribaund ve 1000 asist" barajını geçen ilk oyuncu olacak. Bir de top çalmaya ihtiyacı var, kariyerinde 700 top çalma toplamını geçen ikinci WNBA oyuncusu olması için. Bir efsaneyle burun burunaydık ama her maç 30 küsür sayı atmadığı için, değerini bilemedik.

Washington Mystics (15/10): Washington geride bıraktığımız Temmuz ayının yaramadığı takımlardan, ay içinde 9 maçta 5 mağlubiyet alarak gerilediler. 5 mağlubiyetin de 4'ü Doğu ekiplerine karşı olunca dengeleri baya değiştirdiler konferansta. Sistem ve takım oyunlarıyla kendilerini playoffa atmaya çalışıyorlar, bakalım sistemleri şu an altlarında bulunan 3 takımın yıldızlarına (Pondexter, Tina Charles, Fowles) direnebilecek mi?

New York Liberty (14/11): 6 Temmuz'da yazdığımız WNBA Raporu'nda Doğu Konferansı'nın son takımı NY Liberty'di. Yıldızlarının bu duruma izin vermeyeceğini yazmıştık o günkü yazıda ve dediğimiz gerçekleşmeye başladı. Şu anda Connecticut ve Chicago'yu altlarına alıp, yukarıyı da sıkıştırmaya başladılar Tiffany Jackson-Plenette Pierson takası çok yaradı New York'a. Birçok yıldıza sahip kadro playoff'a giremezse yazık olurdu, yıldız oyuncuların yanında takımın eksiklerini gidermek için araya serpiştirilen dengeleyici unsurlar New York'u rayına oturttu.

Connecticut Sun (13/12): Connecticut genç yıldızları ile iyi bir başlangıç yapmıştı lige. Tina Charles (22), Sandrine Gruda (23) ve Renee Montgomery (24) gibi gençlerin omuzlarında duran Sun, işler ciddileşmeye başlayınca gerilemeye başladı. Özellikle Tina için ilk büyük sınav olacak bu, kuşkusuz ekip çalışmasına ihtiyaç duyacak sınav için genç oyuncu. Tina'nın bir uzun olarak şansı; Sylvia Fowles'a göre daha becerili takım arkadaşlarına sahip olması. Bakalım ne yapacak genç Sun.

Chicago Sky (12/15): Jia Perkins'i Galatasaray'dan biliyoruz, eli tuttuğu zamanlar iyi işlere imza atabiliyor ama standartı ve en üst seviyede oynayabilecek yeteneği yok. İşin kötü tarafı Sylvia'nın en verimli silah arkadaşının, Perkins olması. Chicago'da hakkının yenildiğini düşündüğüm bir isim var, Epiphanny Prince bu takımda her şekilde oynamayı hak ediyor. Son Phoenix maçında izlediğimiz Prince sorumluluk alıyor, iyi işlere imza atıyor ilk sezonunda daha çok oynaması lazım Sky'da. Sylvia'nın durumu bu, kısıtlı şartlarda imkansızı deniyor. Sky'dan çok bireysel performanslar üzerinden gitti yazı, takımın durumu da budur. Özellikle Sylvia ne yaparsa, o...

Batı Konferansı:
Batı'da işler daha net gibi, Sparks ile Lynx arasındaki 4.'lük mücadelesi haricinde -şahsi fikrim- sıralamanın geri kalanı pek bozulacak gibi durmuyor.

Seattle Storm (22/3): Seattle'ın saltanatının yıkılması artık imkansız normal sezonda. Özellikle 18 sayıdan geri geldikleri Phoenix maçından sonra "bu takım şampiyon olur" demiştim, Lynx mağlubiyetinin sonrasında da hala en güçlü aday Seattle. Rekor hedefi de devam ediyor Storm'da eğer kalan maçlarının hepsini kazanırlarsa, en iyi galibiyet yüzdesi rekoru onların olacak. Tabii hedef için, Lynx karşısında sakat oynayan LJ'in sağlığına kavuşması çok önemli.

Phoenix Mercury (12/13): Kara Braxton'un takıma katılması son şampiyona olumlu etki yaptı. Taurasi'nin de "frenzy" hali artarak devam etmekte. Pondexter sonrası ilk kez bu kadar iyi bir çizgi yakaladılar, 2.'lik koltuğundan düşmeleri çok düşük bir ihtimal bu saatten sonra. Ben de kalan maçları bırakıp, hatta playoff ilk turunu da unutup Konferans finalindeki Seattle-Phoenix serisini beklemeye başladım.

San Antonio Silver Stars (10/15): Becky Hammon ile Sophia Young takımın can damarları tabii Holdsclaw ve Snow'dan da katkı alıyorlar ama 2 sene önceki Silver Stars'a kıyasla daha kötüler. Playoff çizgisinin altında kalacaklarını düşünmüyorum ama playoff içinde çok umut verdikleri söylenemez. Sıradaki iki maçları ve normal sezeonun kapanış maçı Phoenix ile üst üste iki maçı alırlarsa bu yazı çöpe gider tabii orası ayrı.

Minnesota Lynx (8/16): Lynx'in aldığı 8 galibiyetin 3'ü Tulsa'ya karşı, ligin en zayıf takımını yenmek çok zor değil ama Seattle, Atlanta, Phoenix, New York gibi ligin iyi takımlarını da mağlup etmelerinde, Seimone'un büyük payı var. Büyük maçlarda sazı eline alıp takımını taşıması önemli ama bazen de rakibini düelloya davet eder gibi bir hali var Phoenix maçında bunu Taurasi'ye yapınca Lynx'in sonu kötü oldu. Wiggins ile Seimone beraber oynasalar daha iyi bir Lynx'ten bahsedebilirdik ama şimdi tek ele bakıyorlar. Bir de not verelim; Minnesota Lynx, Seattle'ı mağlup eden tek Batı takımı.

LA Sparks (8/17): Geçtiğimiz ay içinde aldıkları 5 galibiyet ile playoff için iddialı bir konuma geldiler, Minnesota'ya göre daha şanlı bir fikstürlerinin olduğunu söylemek lazım. Bu ay içinde oynanacak Sparks-Lynx maçlarında Lynx daha çok kazanması gereken taraf. Gönül, Seimone'un daha çok maç oynayıp hem moralli hem de daha hazır gelmesini ister tabii ki. Bir rekor habercisi de Sparks'ta; Tina Thompson 26 sayı sonra WNBA tarihinin en çok sayı atan oyuncusu olacak, rekor 6263 sayı ile başka bir Sparkslı, Lisa Leslie'ye ait.

Tulsa Shock (4/22): Karşısını boş bırakasım geldi Tulsa'nın, sezon onlar için bitti artık iyi oyuncularını da takasla diğer takımlara yolladılar. Artık iyi bir yapılanma ile gelecek sezona renk katmalarını bekliyoruz.

  • Washington Mystics-Tulsa Shock maçını kızıyla birlikte izleyen Barack Obama, bir WNBA maçına teşrif eden ilk başkan oldu Amerika tarihinde.
  • WNBA'de haftanın rengi pembe. Göğüs hastalıklarına dikkat çekmek isteyen WNBA yönetimi ve takımları pembe renk formalar ve formalarda yer alacak logolarla insanların ilgisini bu konuya çekmeye çalışacaklar. Yanılmıyorsam bu özel formalar, daha sonra açık arttırma ile satılıp, ücreti ilgili kuruluşa bağışlanıyor. Birkaç yıl önce Becky Hammon'un pembe forması 6.500 Dolar'a satılmıştı. Organizasyona destek veren takımlar, ev sahibi oldukları maçlara pembe formayla çıkacaklar. Koçlar da pembe kravat veya şal takacaklar.
  • Haftanın oyuncuları, geçtiğimiz hafta ile aynı. Doğu'da Cappie Pondexter, Batı'da Diana Taurasi beraberce üst üste ikinci kez bu onura eriştiler.
  • Temmuz Ayın Oyuncuları da belli oldu; Doğu'da Tamika Catchings, Batı'da ise Lauren Jackson "Ayın Oyuncusu" olurken, Tina Charles da Ayın Çaylağı seçildi.

Hiç yorum yok: