BIY AD

11 Kasım 2010 Perşembe

Galatasaray:82 - VICI Aistes:58

Galatasaray, Avrupa'daki ikinci iç saha maçından da farklı galibiyetle ayrılıp 2.'liğe yükseldi grubunda. Rakibi iki türlü de ele alabiliriz: 1- Spartak'ı yenen, Litvanya şampiyonu 2- Kadro kalitesi Galatasaray'ın altında, kolay bir rakip. İkisi de doğru sonuçta, o yüzden ben oyundan ve sonuçtan mutlu ayrıldım.

Maç 16-1'lik Galatasaray üstünlüğü ile başladı, ilk dakikalarda sahada gördüğümüz yerli katkısı sevindiriciydi. Işıl  Alben'in alametifarikası top çalmaları, Tuğba'nın savunma gayreti (buna ayrıca değineceğiz), Fowles'ın varlığı ile Galatasaray farkı hissettirdi maçın başında. İkinci çeyreğin ilk yarısına kadar benchten gelen oyuncuların ağırlıklı olduğu beş ile kötü bir dönem geçirince Galatasaray 25-20'de ilk kez yakalandı rakibine ama sonrasında Bahar Çağlar'ın basket faulüyle 8'e yükselen fark, açılmaya devam etti ilerleyen dakikalarda. Üçüncü çeyreğin bitimine 1 dakika kala 65-32'ye gelen skor maçı da kafalarda tamamen bitirdi. Son 11 dakikada yenilen 26 sayı fazla ama bu derece açılan farktan sonra, kimseye de kızamayız. Konsantrasyon kaybı yaşaması normal sahadaki oyuncuların.

Bireysel performanslara gelirsek, Campbell ve Hodges ile ilgili fikirlerim Spartak maçı sonrası dediklerimle aynı hala ne yazık ki. Buna karşın izlediğimiz her maçta daha iyi oynamaya başlayan Işıl, Nihan, Gintare ve Seimone görüyoruz. Fowles, Spartak maçı hariç kendisi için orta düzey oyunlarıyla bile bizi fazlasıyla keyiflendiriyor. Yalnız Bahar, yazın milli takımla çok güzel işler yapmış ve artık Bahar oldu dedirtmişken durgun görünüyor şu sıralar. Kötü değil kesinlikle ama bariz bir şekilde durgun. Onu daha iyi görmek istiyoruz. En son olarak da maç performansına değinelim. Tuğba-Bimbaite eşleşmesi çok kritikti bu maçta, Spartak'a 26 sayı atan ve bu maça 21 sayı ortalamasıyla gelen rakibini, 11 sayıda tuttu (5'i yukarıda da bahsettiğimiz 11 dakikalık dönemde geldi bu sayıların) Tuğba da 10 sayı üretti hücumda. Zaten maç öncesinde bu veri elimize gelse skoru birkaç yaklaşıkla tahmin edebilirdik. Çok önemliydi bu performansı Tuğba'nın, maçı izlerken de twitter üzerinden belirtmiştim, rakibin hücumlarında hep bu ikiliyi takip ettim. Tuğba gölgesi gibi takip ediyordu, rakip skoreri. 


 Tuğba Palazoğlu: (20:42, 10 sayı, 3 ribaund, 4 asist, 1 top kaybı)
 Doneeka Hodges: (19:50, 5 sayı, 3 top çalma, 2 top kaybı, 1 blok)
 Yasemen Saylar: (04:14, 0 sayı, 2 top kaybı)
 Ceyda Kozluca: (09:25, 0 sayı, 3 ribaund, 1 asist)
 Bahar Çağlar: (20:42, 5 sayı, 6 ribaund, 4 asist, 1 top kaybı, 1 blok)
 Işıl Alben: (23:24, 7 sayı, 3 ribaund, 3 asist, 4 top çalma, 1 blok)
 Gintare Petronyte: (13:38, 12 sayı, 3 ribaund, 1 asist, 1 top çalma)
 Melisa Can: (19:18, 4 sayı, 8 ribaund, 1 asist, 6 top kaybı)
 Nihan Anaz: (17:24, 5 sayı, 3 ribaund, 2 asist, 1 blok)
 Seimone Augustus: (25:01, 16 sayı, 1 ribaund, 1 asist)
 Sylvia Fowles: (26:22, 18 sayı, 11 ribaund, 3 asist, 2 top çalma, 1 top kaybı, 1 blok)

C Grubu'nda oynanan diğer skorlarla birlikte kızlarımız, 2.'liğe yükseldi. Halcon'un namağlup gidişatı devam ediyor, Spartak ise ikinci mağlubiyetini aldı. Yarın daha detaylı değiniriz, sonuçlar şu şekilde:

USK Prag:73 - Spartak Moskova:72
Tarbes GB:72 - Halcon Avenida:77

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Allah aşkına bu campella hodges'ın ne işi var galatasarayda keşke onların yerine biri avrupalı biri türk iki oyuncu alınsa idi.campellin geçen sene nasıl sayı kraliçesi olduğunu çok merak ediyorum.aşırı kötü oynuyor ikiside.umarım bizi mahçup ederler ilerleyen zamanlarda.ama mahçup etmezlersede muhakkak gönderilmeliler ve yerlerine yeni oyuncular alınmalı.galatasaray kağıt üzerinde çok iddalı bir kadro ama spartak karşısındaki mağlubiyeti unutturacak bir galibiyet almaları gerekiyor.güçlü bir takıma karşı