BIY AD

18 Kasım 2010 Perşembe

Halcon Avenida:86 - Galatasaray:59

Maç öncesi bazı farklar çok net göze batıyordu, Halcon'un form durumuna ve Spartak'ta olup bizi umutlandıran belli gediklerin olmamasını görünce umutlu değildik maçtan. Ne yazık ki beklenen de oldu. Yine Spartak karşısında olduğu gibi daha maçın başında oyundan koptuk. Halcon Avenida'nın hemen her eşleşmede istemediğimiz tarzda oyuncuları olması ve ev sahibi avantajı onları maçın mutlak favorisi yapıyordu ama Galatasaray oyundan bu kadar kolay kopmamalı. Savunmada 40 dakikanın sonunda eşleşmelerde kim kimin rakibi ben hala anlayamadım açıkçası. Hızlı ve çok yönlü oyuncuları kötü bir duruma düşürdü bizi.

Dün yazdığımız Fowles yazısının sebebi biraz da bugünkü maçtı, takım arkadaşları Fowles'tan 87 sayı atmasını beklemiyordur herhalde. Hele ki kendileri ribaundlara bu derece az katkı verirken. Sadece ribaund değil, mücadele eksikliği net bir şekilde karşımıza çıktı bugün. Sylvia Fowles maçtan iyi istatistiklerle ayrılıyor ama eğer orta mesafeye çıkıp şut atma gereksinimine zorluyorsa takım arkadaşları onu Sylvia'nın attığı 15 sayının bir önemi yok benim gözümde. Tıpkı Seimone Augustus'un maç elden gittikten sonra ürettiği sayılar gibi. Genç oyuncumuz Gintare bugün çok az kullanılırken, en çok eleştirdiğimiz iki isim Hodges ve Campbell çok ilginçtir ki fark açıldıktan sonra ayakta kalabilen oyuncularımız oldu. Benim gözümde yine de yeterli değiller tabii ki. İyi oyuncular ama Galatasaray'ın ihtiyaç duyduğu tarzdaki oyuncular değiller daha doğrusu. Yerliler adına ise komple kötü bir gece yaşadık, Halcon ise kendi yerlilerinden bizimkinden çok daha fazla bir katkı aldı. Michelle için iyi oynadı dediğimiz şu maçtan sonra Halcon'un devşirmesi Sancho Lyttle ile bir karşılaştırma yaparsak tablo ortaya çıkar zaten. Bizim birinci önceliğimiz yerlilerimizin bu seviyeye çıkabilmesi, yabancı oyuncuyu paran olduktan sonra en iyi şekilde temin edebilirsin çünkü.

Daha çok direnebildiğimiz, daha az farklı bir mağlubiyet bekliyorduk ama istemediğimiz şekilde kaybettik yine, açıkçası yakışmıyor Galatasaray ismine bunlar. Fakat ne yazık ki bu aşamalardan geçmek zorundayız istediğimiz seviyelere çıkmak için.


Tuğba Palazoğlu: (23:50, 5 sayı, 2 ribaund, 1 asist, 3 top kaybı)
Doneeka Hodges: (25:27, 10 sayı, 1 ribaund, 3 asist, 2 top çalma)
Yasemen Saylar: (01:02, 0 sayı)
Ceyda Kozluca: (01:19, 0 sayı)
Bahar Çağlar: (15:16, 4 sayı, 2 ribaund, 2 top kaybı)
Işıl Alben: (20:59, 0 sayı, 4 ribaund, 1 asist, 1 top kaybı)
Melek Bilge: (01:02, 0 sayı)
Gintare Petronyte: (05:40, 0 sayı)
Melisa Can: (24:47, 13 sayı, 6 ribaund, 2 asist, 1 top çalma, 3 top kaybı)
Nihan Anaz: (13:58, 0 sayı, 1 ribaund, 2 asist, 1 top çalma, 3 top kaybı)
Seimone Augustus: (33:22, 12 sayı, 2 ribaund, 2 asist)
Sylvia Fowles: (33:18, 15 sayı, 9 ribaund, 1 top çalma, 1 top kaybı, 1 blok)

7 yorum:

TeMPeSt dedi ki...

sorun bence yine Turk oyuncularımız ve onların uretkenliklerinde bizde pek galibiyet beklemiyoruz ama en azından mucadeleci bir oyunla sayı atamadıgımız barizken en azından savunmayla niye maca ortak olamıyoruz anlamıs değilim acıkcası bizim takımdaki bazı oyunculara top geldiğinde basketbolla yeni karsılasmıs izlenimi alıyorum topa oyuna bir yabancılık her deplasman boyle olucaksa keske eurocupta mucadele etseydik diyorum rakibi korkutmadan oynanan bir oyun daha gule oynaya yenilmek buna denir.

oylum dedi ki...

takımn seviyesi malesef bu. 3 aylık süreçte ne değişir bunn trtşmasını ypmk mantıklı glmior bna. ama sahada ezilmek lafının hakkını veren bi cimbom görmk bni kahredior.

burda yanlş kadro kurulduu çok açık. augustus'tan filan hariklr yrtmasnı bkliorz snırm. ama o 2 yıl önceydi. oyun kurucu mevkiinnde yaşanan sıkıntı, ribaundlardaki çaresizlk mevcut kadro içnde eritilblck sorunlar deil malesef. sorun da tam olrk bu. maddi destek alan bir tkımn euroleague'de başı dik oynayablck bir kadro kuramamsı ayrıca irdelenmelidr. şampiyonlktn filn bahsetmiorm. zira rakibniz çılgın atıorken ondn bahs açmk saçmlk olr. kldı ki avrupayı daha çok önmsiorm, ama hdfler arsnda bnu görememk üzüntü verici.

işin tknk yönetm boyutunu trtşmk işime glmior. yıldızoğlu blli şlri kntlmş biri. zamanı hak edior. ama bu akdroyla 1 yıl sonra da büyük tkmlara kafa tutmk hayalcilk ne yzıkki. fowles gbi bi deer erior resmn. kıyamıorm.)

sonvagon.blogspot.com dedi ki...

Her sene yeni sistem ve yeni yapılanmadan bıktım. Ya üst seviye 4 yabancı alıp iyice umutlandırın ya da 2-3 sezonu pas geçip milli takım düzeyinde yerli 5-6 oyuncu çıkarıp üzerine yabancılarla gerçekten durdurulamaz bir takım oluşturun. Bu seneki 3 hedef maçta 3 farklı mağlubiyet! Bence Sylvia'yı FB'ye verin de sezonu tüm cephelerde namağlup kapatsınlar! Yazık, çok yazık...

Adsız dedi ki...

galatasarayın sorunu yerlilerden istediği verimi alamaması.ben sadece bu yüzden bayan basketbolda nevriye,birsel ve esmerali çok ayrı tutarım.gerekirse takımdan penny ve taurasi gitsin ama bunlar takımda tutulsun.çünkü paran varsa bir sürü kaliteli yabancı var ama sahaya çıkan iki türkün de yeterli katkıyı vermesi lazım.galatasarayda sakatlık yaşamadan önce ışıl bunu oldukça iyi yapıyordu ama sakatlıktan sonra bir türlü eskisi gibi olamadı.hala sakatlığı mı var yoksa biraz psikolojik mi?

Adsız dedi ki...

FB liyim ama cok iyimser buluyorum mac yazısını ben GS lı olsaydım cok sert yazardım.Bu takıma dınya para harcandı.Devsirme yerlisi,devsirme Avrupalısı su takımın 4-0 gitmesi lazım ama ortada boyle bir durum yok.Cok sık sakatlık yasayan Augustus'u tekrar aldınız keske arkadasın dedigi gibi Fowles'ı da bize verseniz de bari biz devam etsek

Adsız dedi ki...

Takımı amerikalılarla doldurarak zaten EL hedefi olmadığını göstermiş teknik stuff. Bu yüzden EL'de niye varlık gösteremiyoruz diye eleştirmek havanda su döbmek gibi. Takımın amacı EL değil ki zaten. Bunu koç da röportajlarında direkt olmasa da belirtiyordu. Devre arası artık EL'de hiçbir iddanın kalmadığı dönemde Young-Catchings transferleriyle tamamen lige asılacağımızı düşünüyorum. Fb savunma yapmıyor diye eleştiryoruz ama inanılmaz tempolu oynuyorlar. Erkek maçlarında yok bu tempo. Rakip biraz diş gösterirse savunmada da vidaları sıkıyorlar. Fark açılnca gene rahat oyuna dönüyorlar ki koçları hala daha takımın hazırlık aşamasında olduğunu söylüyor. Bizimse ne yaptığımız belli dğeil. Ligde gelene gidene fark atıyoruz da Fener dışında öyle yanımıza yaklaşacak bir takımın olmamasının keyfini sürüyoruz şu an. Önceki yıllarda ligde bu kadar büyük kadro farkları yoktu en azından bazı takımlar normal sezonda sürpriz galibiyetler alıyordu. Bu da bizim şansımız. Fenere normal sezonda yenilmezsek final serisinde umutlu olabiliriz.

Adsız dedi ki...

Hocam yanlıs anlamayın ama butun yabancılarınızı toplasanız Fowles haric hepsi bir Taurasi etmez.Ayrıca Penny Taylor kalitesinde bir yabancınız da yok.Nevriye,Birsel ayarında bir yerlinizde yani sampiyonluk sizin icin cok zor A Polat Avrupa'da FB ile final oynarız dedi.Eger kocunuz CL de iddiamız yok diyorsa burda da bir problem var.